Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/35382
Karar No: 2019/4736
Karar Tarihi: 26.02.2019

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2016/35382 Esas 2019/4736 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2016/35382 E.  ,  2019/4736 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi taraflar avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 26/02/2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat ... ile karşı taraf adına Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:


    YARGITAY KARARI


    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; müvekkilinin, 19.08.2006-03.06.2012 tarihleri arasında davalı şirketin Irak’ta işlettiği beton santrali iş yerinde su tankeri olarak yapılandırılmış araçta tır şoförü olarak 07:00 - 17:00 saatleri arasında haftanın 7 günü genel tatil günleri de dahil olmak üzere en son 1.550,00 USD ücret ile çalıştığını, çalışan işçilerin 7-8 ayda bir her ay için 2,5 gün üzerinden toplu olarak izinli sayılarak Türkiye’ye gönderildiklerini, ancak bu izinlerin yıllık izin olarak mı yoksa hafta tatili izni olarak mı kullandırıldığını davacının bilemediğini, davacının ilk dönem ücretlerinin 100,00-200,00 USD kadarının elden, geri kalanının ise Türkiye’deki eşinin adına açılan hesaba ödendiğini, 2008 yılı Kasım ve Aralık aylarından itibaren ise 570,00 USD’nin bankaya yatırıldığını, kalan kısmının Irak’ta ödendiğini, günde 3 öğün yemek ve barınma ihtiyacının davalı şirket tarafından sağlandığını, davacının iş akdinin iş bitimi gerekçesiyle davalı tarafından sona erdirildiğini, kıdem ve ihbar tazminatları olarak hesaplanan 4.594,00 USD tutarındaki miktar için ibra sözleşmesi imzalatılarak para ödemesinin İstanbul’da yapılacağının söylendiğini, Türkiye’ye geldiğinde ise ödemenin sürekli ertelendiğini ileri sürerek; kıdem ve ihbar tazminatları ile hafta tatili, genel tatil, fazla mesai ve yıllık izin ücretleri ile maaş alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; davacının, 18.08.2006 tarihli iş sözleşmesi ile davalı şirkete ait şantiyede kalıpçı olarak 500,00 USD ücret ile çalışmaya başladığını, çalışma saatlerinin 08:00-17:00 arasında olduğunu, Irak’ta hafta sonu tatilinin Cuma günleri yapıldığını, bunun dışında dini bayramların l. günü ve Nevruz Bayramlarında şantiyelerde çalışma yapılmadığını, şantiye içinde kalan işçilerin yemek, barınma ve her türlü ihtiyaçlarının İşveren tarafından karşılandığını, davacının 11.07.2012 tarihli ibra sözleşmesi ile davalı şirketten alacaklarını aldığını ve başkaca alacağı kalmadığını beyan ettiğini, ibra sözleşmesini hür iradesi ile imzaladığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Karar süresinde taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
    E) Gerekçe:
    A) Davacı temyizi yönünden;
    Kararı temyiz eden davacı vekilinin 02.02.2019 tarihli dilekçesi ile temyiz talebinden feragat ettiği anlaşıldığından ve vekaletnamesinde temyiz feragat yetkisi bulunduğundan temyiz isteminin FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE, nispi temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine;
    B) Davalı temyizi yönünden;
    Davalı vekili, İlk Derece Mahkemesi kararını hem resen hem de katılma yolu ile temyiz etmiştir. Mahkemece, tebliğ edilen muhtıraya rağmen süresinde temyiz harçlarının yatırılmadığı gerekçesiyle 09.09.2016 tarihli ek karar ile davalının temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiş ve söz konusu karar süresinde yine davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Davacının 02.02.2019 tarihli dilekçesi ile temyizden feragat etmesi nedeni ile davalının katılma yolu ile temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
    Ne var ki davalının resen temyizi noktasında, İlk Derece Mahkemesi"nin 19.07.2016 tarihli muhtırasının usule uygun olmadığı anlaşılmıştır.
    Mahkemece, davalı tarafa eksik temyiz giderlerinin tamamlanması için çıkarılan muhtırada masrafın yatırılacağı yer tereddüde yol açmayacak şekilde “mahkeme veznesi” olarak gösterilmesi gerekirken “dosyamıza yatırılması” ibaresi kullanılmıştır.
    Oysa ki, bir işlemin tamamlanması ancak o işlemin yapılacağı merci önünde olur. Mahkemenin muhtıra yazısı bunu sağlamaya yeterli olmayıp, temyiz edeni yanıltacak mahiyettedir.
    Gerçekleşen bu durum karşısında muhtıra geçersizdir.
    Daha sonra da dosyaya yatırılması gereken giderler tamamlanmıştır.
    Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddine ilişkin İlk Derece Mahkemesinin 09.09.2016 tarih 2012/1316 E., 2016/305 K. sayılı ek kararın kaldırılarak, davalının temyiz nedenlerinin incelemesine geçilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2- Davacı iş akdinin 03.06.2012 tarihinde feshediliğini iddia etmiştir. Dosya içerisindeki yurda giriş ve çıkış kayıtları incelendiğinde, davacının 04.06.2012 tarihinde yurda giriş yaptığı saptanmıştır.
    Mahkemece, HMK.nun 26. maddesine aykırı olarak ve talep aşılarak iş akdinin 12.07.2012 tarihinde son bulduğunun kabulü ile hesaplama yapan bilirkişi raporuna itibar edilerek, alacakların hüküm altına alınması hatalıdır.
    Iddia edilen fesih tarihe göre kıdem tazminatı tavanının da değişiklik göstereceği dikkate alınmalıdır.
    3- Davacı asilin yargılama sırasında vefat ettiği, mirasçılarına ilişkin veraset ilamının ve vekaletnamelerin sunulduğu, mirasçıların davada davacı sıfatıyla yer aldıkları anlaşıldığından, karar başlığında mirasçı isimlerinin yazılmaması da hatalıdır.
    4-Kabule göre de, karineye dayalı makul indirim (hakkaniyet indirimi) dışında reddedilen miktarlar olduğu ve davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hatalıdır.
    F) SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 2.037.00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi