8. Hukuk Dairesi 2017/14870 E. , 2017/17631 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Alacak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair kararın davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemiz"in 17.11.2014 gün ve 2014/22024 Esas, 2014/20927 Karar sayılı ilamı ile davalı ... hakkındaki kabul hükmünün onanmasına, diğer davalılar yönünden ise hükmün bozulmasına karar verilmişti. Davacı tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı taraf, davaya konu edilen 106 ada 8 parsel sayılı taşınmazın, davalılar tarafından fiilen taksim edildiğini, taksime göre davalılardan ... tarafından kullanılan alana, kendisi tarafından ağaç dikildiğini ve yarı yarıya paylaşılması konusunda davalı ... ile anlaşıldığını açıklayarak, ağaçların bedelinden hissesine düşen miktarın tarafına ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan ... davayı kabul etmiş, davalılardan .. ise davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; “Davacının davasının davalılardan ... ve ... yönünden kabulü ile; 106 ada 8 parsel nolu taşınmaz üzerinde bulunan, ... bilirkişisi ..... tarafından hazırlanan raporda nitelikleri gösterilen ağaçlar davacı tarafından meydana getirildiğinden, muhdesat bedeli olan 11.905,02 TL"nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacının davasının davalılardan ..., ... ve ... (ve mirasçıları) yönünden, bu davalılar davanın açıldığı tarihten önce ölmüş olduklarından husumetten reddine” ilişkin olarak verilen 27.2.2013 tarih ve 2012/226 E, 2013/29 .... sayılı kararın; Daire"nin 17.11.2014 tarih ve 2014/22024 E, 2014/20927 ..., sayılı ilamı ile “Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davalılardan ... vekili, süresinde verdiği cevap dilekçesi ile açılan davayı kabul ettiğini bildirmiştir. Diğer davalı ve dahili davalılar ise davanın reddini savunmuşlardır. Davalılardan ... vekilinin yargılamadaki kabul beyanı, 6100 sayılı HMK"nun 311. maddesi hükmü uyarınca kesin hüküm gibi sonuç doğuracağından taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların bu davalı yönünden davacıya ait olduğuna ilişkin karar verilmiş olması doğru olduğundan hükmün bu kısmının onanması gerekir. Diğer davalılar yönünden ise; Davacı ... dava konusu parselde herhangi bir hak sahibi olmadığından taşınmaz üzerinde paydaşlığı yoktur. Davacının taşınmazdaki konumu fuzuli şagil niteliğindedir. Davalılar adına kayıtlı taşınmazda fuzuli şagil olarak bulunan davacının muhdesatın bedelinin tahsilini isteme hakkı bulunmamaktadır. Mahkemece, davayı kabul eden davalı ... dışındaki diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir. Hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir” gerekçesi ile; “... vekilinin kabul beyanı nedeni ile davalı ... yönünden hükmün ONANMASINA, diğer davalılar yönünden ise davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA” karar verilmesi üzerine, davacı vekili tarafından süresinde Karar Düzeltme talebinde bulunulmuştur.
Dava, başkası adına tapuya kayıtlı ve acele el koyma suretiyle kısmen kamulaştırmaya konu edilen taşınmaz üzerinde yetiştirilen ağaçlar nedeniyle, zilyedin açtığı, ağaç bedelinin tapu kayıt maliklerinden tahsiline ilişkin alacak davası niteliğindedir.
Aynı mahkemenin 2008/21 esas numaralı dosyasına konu davayla, 33.800 m2 alanlı taşınmazın 21.713,02 m2"lik bölümünün, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 27.maddesi uyarınca acele el koyma suretiyle kamulaştırıldığı; kamulaştırılan bölüm üzerindeki ağaçların tespit edilip, bu ağaçlar nedeniyle 11.905,20 TL bedel takdir edildiği görülmektedir.
2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’na 2004 yılında eklenen 12.fıkra ile; “... başkası adına tapulu, sahipsiz ve/veya zilyedi tarafından iktisap edilmemiş yerin kamulaştırmasında binaların asgarî levazım bedeli, ağaçların ise 11 inci madde çerçevesinde takdir olunan bedeli zilyedine ödenir…” hükmü getirilmiştir.
Davacı davasını tüm tapu kayıt maliklerine yöneltmiş; mahkeme yaptığı inceleme sonucu kamulaştırma kararıyla belirlenen 11.905,02 TL"nin tapu kayıt maliklerinden ... ve ...’den tahsiline, diğer tapu kayıt malikleri ölü olduğu ve ölü kişilere karşı dava açılmış olduğundan, bunlara karşı açılan davanın husumet yönünden reddine karar vermiş; hükmü davalılardan ... temyiz etmiştir.
Temyiz eden davalı ... tapuda 3/12 oranında pay sahibidir. Öyleyse bu davalının kamulaştırma bedelinden ağaç bedeline isabet eden miktardaki sorumluluğu da tapudaki payı oranında olacaktır. Oysa mahkeme, davalı ...’nin diğer davalı ... ile eşit olarak (müştereken) sorumluluğuna hükmetmiştir. Diğer davalı ... aleyhindeki hükmü temyiz etmediğinden; ağaçların bedeli olarak tahsiline karar verilen 11.905,02 TLnın ½ bölümünden sorumlu kalmaya devam edecektir. Bu nedenle, davalı ...’den tahsiline karar verilmesi gereken miktar ise, 11.905,02 TL"nin 3/12’ü oranındaki miktar olup; bozmanın da bu çerçevede olması gerekli iken, Daire"nin, 17.11.2014 tarih ve 2014/22024 E, 2014/20927 ..., sayılı kararı ile, “Mahkemece, davayı kabul eden davalı ... dışındaki diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir. Hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir” gerekçesi ile BOZULMASINA karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK"nun 442/3. maddesi gereğince, davacı vekilinin, karar düzeltme isteğinin kabulüne; Dairenin 17.11.2014 tarih ve 2014/22024 E, 2014/20927 ..., sayılı ilamının BOZMA"ya ilişkin bölümünün kaldırılmasına, Mahkeme kararının yukarıda açıklanan gerekçe ile BOZULMASINA, davacı vekilinin sair karar düzeltme isteminin reddine, HMK"nun 442/1 maddesi gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, istek halinde peşin karar düzeltme isteyene iadesine, 26.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.