15. Ceza Dairesi 2019/15839 E. , 2020/1966 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesi"nin 15/05/2019 tarih ve 2019/2 Esas, 2019/574 sayılı kararı ile Ceyhan Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2/11/2018 tarih ve 2018/369 Esas, 2018/380 Karar sayılı kararının kaldırılarak;
1-Sanık ... hakkında TCK"nın 158/1-l, 62/1, 52/2-3-4. 53. 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
2-Sanık ... hakkında TCK"nın 158/1-l, 62/1, 52/2-3-4. 53. 58. 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
3-Sanık ... hakkında TCK"nın 158/1-l, 52/2-3-4. 53. 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkûmiyetine ilişkin Ceyhan Ağır Ceza Mahkemesi"nin hükmüne yönelik, sanıklar ve müdafiileri tarafından istinaf yoluna gidilmesi üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesi"nin, hükmün kaldırılarak, sanık ... ve sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri katılan ve sanıklar müdafiileri tarafından ve sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmü katılan tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5271 sayılı CMK"nın 288. maddesinde ""Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır"" denilmesi ile aynı kanunun 294. maddesinde yer alan ""Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir"" hükmü ve aynı kanunun 301. maddesinde belirtilen ""Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar"" şeklinde düzenlemeler gözetilerek; katılanın sanıklar hakkında zincirleme suç hükümlerinin ve üç kişi birlikte eylemin gerçekleştirildiği gerekçesi ile artırım hükümlerinin uygulanması gerektiğine yönelik temyiz itirazları, sanık ... müdafiinin eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna ve lehe değerlendirme yapılmadığına ilişkin temyiz itirazları ve sanık ...’in bir sebebe dayanmayan temyiz itirazlarına yönelik yapılan incelemede,
Katılanın 12/04/2018 tarihinde ev telefonundan arandığı, arayan şahsın kendisini polis memuru Devlet Yüksel olarak tanıttığı, kimliğinin terör örgütlerinin eline geçtiğini hangi bankada ne kadar parası olduğunu sorduğu, katılanın bankada bulunan para miktarını söylediği, bunun üzerine kendisini polis memuru olarak tanıtan şahsın paraları çekip aramasını istediği, katılanın bankaya gittiği paraları çektiği, kendisini polis memuru olarak tanıtan şahsı aradığında şahsın katılana yanına birisini göndereceğini parayı ona vermesi gerektiğini söylediği, akabinde katılanın 12.04.2018 tarihinde sanık ...’ya 110.000 TL, 24/04/2018 tarihinde sanık ..."ye yaklaşık 300 gr. altın ve ziynet eşyaları dolu poşetleri verdiği, bu sırada sanıkların önceden belirledikleri şekilde "1453" dediği ve katılanın "Fetih" diyerek parayı verdiği, kamera görüntüleri incelemesinde 24/04/2018 tarihinde katılanın ikametine gelip altın ve ziynet eşyaları dolu parayı alan kişinin sanık ... olduğu,12/04/2018 tarihinde 110.000 TL parayı alan kişinin ise sanık ... olduğununun tespit edildiği ve teşhis işleminde katılanın sanıklar ... ve ..."yı teşhis ettiği, sanık ..."nın alınan ifadesinde katılanı tanımadığını, 12/04/2018 tarihinde sanık ..."in kendisini yönlendirmesiyle Ceyhan ilçesine geldiği, sanık ..."in kendisine bir adet Samsung marka cep telefonu verdiği ve bu telefonla iletişim kurdukları, Ceyhan"a geldikten sonra katılanın ikametine gittiği ve 110.000 TL parayı aldığını belirttiği, sanıkların katılanın telefonla aranması sonucu iki ayrı eylemde aynı suç işleme kastıyla birlikte hareket ettiklerinin kesin olarak ispatlanamadığı gibi, TCK"nın 43 maddesi kapsamında her sanığın kendisinin katıldığı değerlendirilen eylemler dışında, diğer eylemleri de gerçekleştirdiğinin kesin olarak belirlenemediği, varsayım olarak tüm eylemleri birlikte gerçekleştirmiş olduklarının kabul edilemeyeceği, bu nedenle sanıklar hakkında suçun en az 3 kişiyle gerçekleştirildiği gerekçesiyle ceza arttırımı yapılamayacağı gibi sanıkların ispat edildiği şekilde sadece birer defa katılandan menfaat temin ederek dolandırıcılık suçunu işledikleri, iddia ve kabul olunan olayda,
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde, Ceyhan Ağır Ceza Mahkemesi’nce kurulan hükme yönelik vaki istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılarak, sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine dair verilen hükümde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, verilen karar hukuka uygun olduğundan, sanık ... ve sanık ... müdafiileri ve katılanın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, 5271 sayılı CMK"nın 302/1. maddesi uyarınca, usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz isteminin ESASTAN REDDİNE, dosyanın, 28/02/2019 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun"un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 304/1. maddesi gereğince Ceyhan Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.