
Esas No: 2018/3077
Karar No: 2021/12754
Karar Tarihi: 18.11.2021
Danıştay 6. Daire 2018/3077 Esas 2021/12754 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2018/3077
Karar No : 2021/12754
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR):1- … Büyükşehir Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …
2- … Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: İstanbul İli, Ümraniye İlçesi, … Mahallesi, …pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmaz ve batısındaki kadastral boşluk alana yönelik kabul edilen 15/09/2012 onay tarihli 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve bu plana dayanılarak İstanbul Büyükşehir Belediye Encümeni kararıyla kabul edilen … tarih ve … sayılı 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyon işlemi ile bu işlemlerin dayanağı olan 1/5000 ölçekli nazım imar planının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 17/11/2015 tarihli, E:2015/1432, K:2015/6756 sayılı bozma kararına uyularak verilen temyize konu kararda; dava dosyasında bulunan bilgi, belgeler ile Danıştay kararı, bilirkişi ve ek bilirkişi raporlarının birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu uygulama imar planının yoğunluk-emsal hesabı çerçevesinde üst ölçek planla uyumsuzluk gösterdiği, plan raporunun bulunmadığı, bir tadilat planı niteliğindeki dava konusu uygulama imar planının bölge ihtiyaçları düşünüldüğünde uygun plan tipi olmadığı, oluşmuş ve büyümeye devam eden sorunların ancak bütüncül bir planlama anlayışı ile giderilebileceği, dava konusu uygulama imar planının yeni bir imar planı hazırlama gerekçelerini oluşturamadığı, aslen kamulaştırma işlemi ile gerçekleştirilmesi gereken bir mülkiyet sorununu çözme amacıyla tek bir parsel için 18. madde uygulamasını devreye sokmak üzere hazırlandığı, mevzuatta düzenleme sahasının bir imar adasından küçük olmasına istisna olarak belirlenen durumun oluşmadığı, ilgili mevzuat hükümleri uyarınca kamuya taşınmaz kazandırılması amacıyla parselasyon işlemi yapılamayacağı görülmekle, dava konusu İstanbul İli, Ümraniye İlçesi, … Mahalllesi, …pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmaza ve batısındaki kadastral boşluk alana ilişkin 15/09/2012 tarih ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planının ve bu plana dayalı olarak kabul edilen parselasyon işleminin ve her iki işlemin de dayanağı durumunda olan 1/5000 ölçekli nazım imar planının uyuşmazlık konusu taşınmazla ilgili kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılarak dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Dava konusu işlemlerin usul ve yasaya uygun tesis edildiği, planlama ilkeleri ve kamu yararına uygun olduğundan temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : İstanbul İli, Ümraniye İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmaz ve batısındaki kadastral boşluk alana yönelik kabul edilen 15/09/2012 onay tarihli 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ve bu plana dayanılarak İstanbul Büyükşehir Belediye Encümeni kararıyla kabul edilen 23/01/2013 tarih ve 178/157 sayılı 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyon işlemi ile bu işlemlerin dayanağı olan 1/5000 ölçekli nazım imar planının iptalinin istenilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT: 3194 sayılı İmar Kanununun 5. maddesinde, nazım imar planı; varsa bölge planlarının mekâna ilişkin genel ilkelerine ve varsa çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklüklerini, nüfus yoğunlukları ve eşiklerini, ulaşım sistemlerini göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, plan hükümleri ve raporuyla beraber bütün olan planları, uygulama imar planları ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren planlar olarak tanımlanarak planlar arasındaki hiyerarşik sıralama vurgulanmış, aynı Kanunun "Planların Hazırlanması ve Yürürlüğe Konulması" başlıklı 8. maddesinin (b) bendinde, "İmar Planları; nazım imar planı ve uygulama imar planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girer." hükmü ile "Parselasyon planlarının hazırlanması ve tescili" başlıklı 19. maddesinde; "İmar planlarına göre parselasyon planları yapılıp, belediye ve mücavir alan içinde belediye encümeni, dışında ise il idare kurulunun onayından sonra yürürlüğe girer." hükmü yer almıştır.
İmar planları zamanla planlanan alandaki koşulların zorunlu kıldığı biçimde ve yasalarda öngörülen yöntemlere uygun olarak değiştirilir. Sosyal ve teknik altyapı alanlarının kaldırılması yönünde yapılan plan değişikliklerinin amaç yönünden yargısal denetimi bu değişikliği zorunlu kılan nedenlerin irdelenmesi yoluyla yapılacaktır. Bu irdelemeden sonra sadece plan değişikliği yapılan alanın değil plan bütünlüğü gözönünde bulundurularak planlanan yörenin tümünün çevre, ulaşım, trafik gibi ilişkilerinin kapsamlı bir biçimde ele alınarak, kamu yararına uyarlık bulunup bulunmadığının araştırılması gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen mevzuat uyarınca, plan açıklama raporu, plan yapımına hazırlık teşkil eden araştırma aşamasından başlayarak plan kararlarının oluşturulduğu aşama dahil olmak üzere plan bütününü içeren ayrıntılı bir rapor olup, bu doğrultuda, 1/5.000 ölçekli dava konusu nazım imar planının alt ölçekli planı yönlendirici bir nitelik taşıması sebebiyle açıklama raporunda planlama kararlarının gerekçelerinin detaylı bir biçimde ortaya konulması zorunluluk arz etmektedir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Dairemizin yukarıda anılan 17/11/2015 tarihli, E:2015/1432, K:2015/6756 sayılı bozma kararında; bilirkişi raporunda uyuşmazlığa konu alana yönelik kabul edilen yol ve yeşil alan fonksiyonlarının uygun olduğunun belirtildiği görülmekte olup, bu kapsamda bu fonksiyonların iptaline karar verilmesinde şehircilik ve planlama ilkeleri ile kamu yararına uygunluk bulunmadığı sonucuna varıldığı, ancak yol ve kavşak projesi kapsamında yapılan plan değişikliklerinin yol ve kavşak alanının bütününü kapsaması gerektiği açık olup; 1/5000 ölçekli nazım imar planının plan açıklama raporunun olup olmadığının, söz konusu alanın yapılaşmaya açılan kısmı ile açılmayan kısmına ilişkin gerekçelerin, uyuşmazlığa konu yol kavşak alanının bağlantı yolları ile birlikte üst ölçekli nazım plana işlenip işlenmediğinin, ayrıca iptali istenen imar planlarında yapılaşmaya imkan veren kısımlar için bilirkişilerce yeterli tespitlerde bulunulmadığı görüldüğünden; plan paftalarının istenerek karşılaştırılması ve çevre yapılaşmasının ticaret yahut konut ağırlıklı olup olmadığı incelendikten sonra, uyuşmazlığa konu parsele verilen kısmen H:45,50, E:1,00 yoğunluğa sahip konut alanına ait emsalin değerlendirilmesi gerektiği, tüm bu değerlendirmeler sonucunda İdare mahkemesince iptali istenen imar planları ile parselasyon işlemi hakkında yapılacak araştırma ve değerlendirmeler sonucunda yeniden bir karar verilmesi gerektiği gerekçelerine yer verilmiştir.
Temyize konu Mahkeme kararında ise, yukarıda anılan bozma kararımızda yer alan ve araştırılması ve değerlendirilmesi istenilen hususlar açıklığa kavuşturulmadan mahkemenin ilk olarak hükmüne esas aldığı bilirkişi raporunda yer alan tespitlerin tekrarından ibaret ek bilirkişi raporuna dayanılarak ve dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı yönünden de hukuki gerekçe kurulmadan dava konusu işlemlerin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda; iptali istenilen işlemlerde dava konusu taşınmaza getirilen kullanım kararları ile ilgili olarak yukarıda anılan bozma kararımızdaki araştırılması ve değerlendirilmesi istenilen hususların yeniden oluşturulacak farklı bir bilirkişi heyeti marifetiyle irdelenmesi sonucu İdare Mahkemesince dava konusu işlemler açısından ayrı ayrı hükümler kurularak karar verilmesi gerekirken aksi yönde verilen temyize konu kararda isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalıların temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemlerin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararın BOZULMASINA,
3. Dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 18/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.