MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
...
SUÇ : Tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Mağdur ... ile sanıklar arasında önceye dayalı bir tanışıklık ve husumetin bulunmadığı, sanıkların arkadaşları olan... ile olay öncesinde tartışan ... için ..."la birlikte mağdur ...’ın çalıştığı tesisin yanına geldikleri, mağdurun da işyerine zarar verilebileceği düşüncesiyle karşı çıkması üzerine, ölmesi nedeniyle hakkında düşme kararı verilen sanık ..."un belinden silahını çıkararak mağdur ..."ın çenesine dayayıp tehdit etmesi şeklinde ani olarak gelişen tehdit olayında, sanıkların, sanık ... ile birlikte olay yerine gelmeleri ve olay yerinde bulunmaları dışında ne şekilde eyleme iştirak ettikleri veya birlikte işledikleri hususu yeterince açıklanıp tartışılmadan, mağdur ..."ın tüm aşamalardaki beyanlarında, kendisini tehdit eden kişinin sadece bir kişi olduğu diğerlerinin bir katılımının olmadığı yönündeki beyanları da yeterince irdelenmeden, sanıkların atılı suçu birlikte işlediklerinin kabulü ile yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
2-Kabule göre;
a) Tehdit suçunun silahla ve birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi karşısında, TCK"nın 61. maddesi gereğince temel ceza belirlenirken, aynı Kanunun 106/2-a ve c maddesindeki iki nitelikli halin gerçekleştiği gözetilerek, alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b) TCK"nın 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının düşünülmemesi,
c) Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ... gün ve ... sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ..., ..., ... ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.