Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2021/8350
Karar No: 2021/12880
Karar Tarihi: 23.11.2021

Danıştay 6. Daire 2021/8350 Esas 2021/12880 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/8350
Karar No : 2021/12880

TEMYİZ EDEN TARAFLAR : I - (DAVALILAR )
1-... Bakanlığı
VEKİLİ : Av. ...
2- ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
3- ... Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
II- (DAVACI) ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF : 1- ... Bakanlığı
2-... Büyükşehir Belediye Başkanlığı
3-... Belediye Başkanlığı
4- ...

İSTEMİN KONUSU: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul İli, Avcılar İlçesi, ... Mahallesi, ... pafta, ... parsel sayılı ''Afete Maruz Bölge'' ilan edilen alanda kalan taşınmaz üzerindeki ... Apartmanı ... Blok ... nolu dairenin bulunduğu taşınmazın yıkımına karar verilmesi nedeniyle, idarelerin hizmet kusuru bulunduğu ileri sürülerek, uğranıldığı öne sürülen 258.000,00-TL maddi (ıslah sonrası 384.665,67-TL) ve 10.000,00-TL manevi zararın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tazmini istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının Danıştay Altıncı Dairesinin 05/05/2015 tarih ve E:2012/4132, K:2015/2844 sayılı kararıyla bozulması üzerine, maddi ve manevi tazminat taleplerinin aynen kabulü yolundaki İdare Mahkemesi kararının Danıştay Ondördüncü Dairesinin 24/01/2019 tarih ve E:2018/3348, K:2019/450 sayılı kararıyla bozulması sonrasında, bozma kararına uyularak, maddi tazminat talebinin; kısmen kabul, kısmen reddine, manevi tazminat talebinin ise aynen kabulüne; toplamda tazmini gereken 343.169,67-TL maddi zararın, dava dilekçesinde talep edilen 258.000,00-TL'lik kısmının, 22/12/2014 (yıkım) tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, kabul edilen 5.184,99-TL'lik kısmının (önceki) ıslah dilekçesinin kayda girdiği 16/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, kabul edilen 79.984,68-TL'lik kısmının ise (sonraki) ıslah dilekçesinin kayda girdiği 07/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte; toplamda tazmini gereken 10.000,00-TL manevi zararın ise, 19/06/2009 (dava tarihi) tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, kusurları oranında davalı idareler tarafından davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
1-Davalı idarelerden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından; idarelerinin zarardan sorumlu tutulamayacağı, kusur oranlamasının yerinde olmadığı ileri sürülmektedir.
2-Davalı idarelerden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından; husumetin belediyelerine yönlendirilemeyeceği, kusurlarının bulunmadığı, tazminat miktarının fahiş hesaplandığı, arsanın halen davacının mülkiyetinde olduğu, yapıdaki aykırılıklara ilişkin yapı tatil tutanağı ve encümen kararları olduğu, vekalet ücretlerinin hatalı belirlendiği ileri sürülmektedir.
3-Davalı idarelerden Avcılar Belediye Başkanlığı tarafından; dosyada iki kez ıslah talep edildiği, ıslahın bir kere yapılabileceği, yapıda ruhsata aykırılıkların tespit edildiği, yapı maliki ve müteahhidin de kusuru bulunduğu, idarelerinin kusuru bulunmadığı, tüm sorumluluğun davalı Bakanlığa ait olduğu ileri sürülmektedir.
4-Davacı tarafından; idarelerin sorumluluklarının müşterek ve müteselsil olması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Taraflarca savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, 29/10/2021 günlü, 31643 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 85 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 1. maddesi uyarınca, 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin Altıncı Kısmının Dördüncü Bölümünün başlığı "Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği" şeklinde değiştirildiğinden, husumetin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına yöneltilmesine karar verilerek, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dava konusu taşınmazın bulunduğu Avcılar İlçesi için Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü ve bazı kamu kurumlarınca farklı tarihlerde yapılan araştırma ve tespitlerde, ilçe geneli için; ''Marmara denizi kıyıları killi ve marnlı serilerle örtülü bulunduğundan heyelana müsaittir, bu kısımlar gerekli önlemler alınmadıkça iskan için sakıncalıdır'' görüşüne yer verildiği, 1971 yılında yapılan bu tespitte, evlerin fazla katlı olmaması, hafif malzemeden yapılması, derin kazılar yapılmaması, yüzey suyu drenajı yapılması kıyıdan itibaren kademeli olması ve istinat duvarı yapılması gerektiğinin ifade edildiği, yine Bakanlıkça 1977 yılında Boğaziçi Üniversitesine hazırlattırılan raporda; yamaçları heyelanlı ve heyelana müsait olmaları nedeniyle ancak düşük eğimli ve potansiyel heyelan alanlarında zemine fazla yük vermemek ve kazıdan kaçınmak şartı ile tek katlı ve bahçeli evler yapılmasının mümkün olabileceğinin belirtildiği, İller Bankasınca hazırlanan 1981 tarihli rapora göre Avcıların turistik tesis alanı olarak, kamp alanı ve iki katlı yapı alanı olarak gösterildiği, davaya konu alanın, 1981 yılında İller Bankası tarafından hazırlanan ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığının onayladığı nazım imar planı ve 1982 tarihli Avcılar Belediye Başkanlığının hazırladığı uygulama imar planı ile yerleşime açıldığı ve zaman içerisinde çok katlı yerleşime izin verildiği, anılan planların hazırlandığı tarihlerde yürürlükte bulunan mülga 6785 sayılı İmar Kanununun 1605 sayılı Kanunla değişik 26. maddesiyle nüfus ve il veya ilçe merkezi olması ölçütlerine göre yol istikamet planları ile imar planlarını belediyelerin yaptırmaları mecburiyeti getirildiği ve 29. maddesiyle imar ve yol istikamet planlarının İmar ve İskan Bakanlığının tasdikiyle kesinleşeceği ve yürürlüğe gireceğinin hüküm altına alındığı, Bakanlığın onay yetkisi planların hukuki varlık şartlarından olduğundan, bu planlara ilişkin çok katlı yerleşime izin veren ilçe belediyesinin yanında Bakanlığın ve Mülga 3030 sayılı Kanundan kaynaklanan denetim yükümlülüğünü yerine getirmeyen, imar yükümlülüklerini ilçe belediyesi ile birlikte kullanan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının hizmet kusurlarının bulunduğu, Mülga 180 sayılı Bayındırlık ve İskan Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 9. maddesinin g bendinde de, afetle ilgili daimi iskan yerleşmelerinde imar planlarını ve alt yapı tesisleri planlarını ve bunlara ait etüd, harita, proje ve keşifleri yapmak veya yaptırmak, re'sen onaylamak veya onaylanmasını sağlamak, inşaat işlerini yapmak veya yaptırmak konularında Bakanlık Yapı İşleri Genel Müdürlüğünün yetkili olduğunun hükme bağlandığı, 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile de Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından yürütülen görevlerin Çevre ve Şehircilik Bakanlığına geçtiği, Avcılar İlçesi, ... Mevkii, ... pafta, ... parsel sayılı taşınmazın 28.06.2005 gün ve 2005/109 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile "Afete Maruz Bölge" ilan edilen alanda kalması nedeniyle uğranıldığı öne sürülen 258.000,00-TL (ıslah sonrası 384.665,67-TL) maddi ve 10.000,00-TL manevi zararı dava tarihinden itibaren yürütülecek yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 125. maddesinin 1. fıkrasında idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtilmiş, son fıkrasında ise, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlü olduğu hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Kusur oranlaması yönünden;
Uyuşmazlıkta; Mahkeme tarafından dosya kapsamındaki bilirkişi raporundaki kusur oranlamasına ilişkin değerlendirmelere itibar edilmeyerek, Mahkemelerinin E: ... ve E: ... sayılı dosyalarındaki bilirkişi raporları emsal kabul edilerek, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin %60, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın %30, Avcılar Belediye Başkanlığı'nın %10 oranında kusurlarının bulunduğu belirlemesi ile hüküm kurulduğu anlaşılmakta ise de; emsal alınan kararlar incelendiğinde, E: ... sayılı dosyanın ... pafta - ... parsel sayılı, E: ... sayılı dosyanın ise ... pafta - ... parsel sayılı taşınmazlarda bulunan yapılara ilişkin olduğu görülmektedir.
Bu durumda; dava konusu yapı (C Blok) özelinde tespit edilen ve dosya kapsamındaki 19.01.2018 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen ruhsat ve eki projelere aykırılıklar ile yapıya ilişkin düzenlenen Yapı Tatil Tutanağı ve yıkıma dair Encümen Kararı da dikkate alınmak suretiyle, hüküm birlikteliğini sağlamak adına, mümkün olması halinde aynı yapıya ilişkin, aksi takdirde benzer durumda olan (ruhsata aykırılığı sebebi ile hakkında yapı tatil tutanağı düzenlenmiş ve yıkıma yönelik encümen kararı alındığı halde yıkımı idare tarafından gerçekleştirilmemiş bulunan, 2981 sayılı Yasa kapsamında iskan ruhsatı bulunmayan) binalara ilişkin açılan davalardaki kusur oranlamaları da dikkate alınmak suretiyle, (davaya konu bina ile ruhsata aykırılık yönünden benzer durumda olup, aynı parselde bulunan F blokta bağımsız bölümü olan başka bir davacı tarafından ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ... K: ... dosyasında verilen karar, Dairemizin 06/10/2020 tarih ve E:2020/1113, K:2020/8828 sayılı kararı ile benzer gerekçe ile bozulmuş, yine karar düzeltme istemi Dairemizin 08/04/2021 tarih ve E:2021/3198, K:2021/5294 sayılı kararı ile reddedilmiştir.) gerekli görülmesi halinde bu hususta ek rapor da alınması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, farklı parsellerde yer alan ve davaya konu yapı ile benzer durumda bulunmayan yapılara ilişkin kusur oranlamasına dair tespitler bu dosya içinde de emsal kabul edilerek, maddi ve manevi tazminat istemleri yönünden, kararda belirtilen kusur oranı ile hüküm kurulmasında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Tazminat miktarı yönünden ise;
Dosyanın incelenmesinden; yargılamanın önceki aşamalarında maddi ve manevi tazminat istemlerinin toplam 273.184,99-TL bedel üzerinden kabulüne dair ... İdare Mahkemesi'nin ... tarihli ve E: ..., K: ... sayılı kararının, sadece davalılar tarafından temyiz edildiği, davacı tarafından temyiz edilmediği, Danıştay Ondördüncü Dairesi'nin 24/01/2019 tarih ve E:2018/3348, K:2019/450 sayılı kararıyla bozulması sonrasında, bozma kararına uyularak, tekrar alınan bilirkişi raporu sonrasında maddi zarar miktarının daha yüksek belirlenmesi üzerine, davacı tarafından ıslah edilen bedel (yapının yıpranma payı düşülmeksizin talep edilen) ve bilirkişi raporunda belirlenen bedel dikkate alınarak, ... İdare Mahkemesi'nin ... tarihli ve E: ..., K: ... sayılı kararında hükme bağlanan ve sadece davalı idareler tarafından temyiz edilen karardaki bedel aşılmak suretiyle, önceki aşamada temyiz isteminde bulunan davalılar aleyhine hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda; yargılamanın önceki aşamasında yapılan temyiz incelemesi sonucunda toplam 273.184,99-TL (263.184,99-TL maddi, 10.000,00-TL manevi)'lik kabul kararının esastan bozulduğu ve temyize sadece davalıların başvurduğu dikkate alındığında, Mahkemenin, bozma kararına uymak veya ilk kararında ısrar etmek olanağının bulunduğu, bozma kararına uyan Mahkemenin de ancak bozmada gösterilen esaslara uygun olarak işlem yapmak ve hüküm vermek mecburiyetinde olduğu; Mahkemece, bozma kararına uyulmakla taraflardan birisi lehine ve diğeri aleyhine olmak üzere, kesinleşen kısımları da aşacak şekilde karar verilemeyeceği, önceki aşamada verilen kabul kararındaki miktarın aşılmasının davalılar yönünden aleyhe bozma yasağı ilkesine aykırılık teşkil edeceği açık olduğundan, aksi yönde verilen temyize konu kararda bu yönden de hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Ayrıca, bozmaya uyulması sonrasında, yargılama giderleri hususunda da yeniden karar verilmesi gerektiği tabiidir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen kabulü, kısmen reddine, ilişkin temyize konu ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının BOZULMASINA,
2. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
3. Kullanılmayan yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davalı idarelerden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na iadesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 23/11/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY (X):
Dosyanın incelenmesinden; yargılamanın önceki aşamasında yapılan temyiz incelemesi sonucunda 273.184,99-TL'lik kabul kararının esastan bozulduğu, bozma gerekçelerinden birinin tazminata ilişkin miktarın belirlenmesi usulü ve tespit dönemi yönünden olduğu, bozmaya uyularak yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporunda belirlenen tespit dönemine göre yeniden zarar hesaplaması yapıldığı ve belirlene yeni rakam üzerinden yapılan ıslah dikkate alınarak karar verildiği anlaşılmakta olup, bahsedilen durum sebebiyle olayda, önceki aşamada temyize sadece davalılar gelmiş olsa da, bozmadaki gerekçeler sebebiyle, davalılar aleyhine bozma yasağının ihlal edildiğinden söz edilmesine olanak bulunmadığından, bozma kararında bu gerekçeye yer verilmemesi oyu ile çoğunluk kararına gerekçe yönünden katılmıyoruz.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi