Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/12631
Karar No: 2022/151
Karar Tarihi: 12.01.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2021/12631 Esas 2022/151 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İşçi, davalının Rusya'daki şantiyesinde ustabaşı olarak çalışırken iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ile fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarını talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi, iş sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmeksizin sona erdiğini davalının ispat edemediği için davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığına hükmetmiştir. Ayrıca, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına da hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi, istinaf başvurusunu esastan reddederek, İlk Derece Mahkemesi'nin kararını onamıştır. Ancak, davalının temyiz başvurusuna karşı Yargıtay, işçinin fazla çalışma ve hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ispatı konusunda hatalı bir değerlendirme yapıldığını belirterek kararın bozulmasına hükmetmiştir.
İşçi tarafından talep edilen kıdem, ihbar tazminatları, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına dair karar ve Yargıtay'ın kararı ile ilgili kanun maddeleri şöyledir:
- İş Kanunu'nun 17. maddesi: \"İş
9. Hukuk Dairesi         2021/12631 E.  ,  2022/151 K.

    "İçtihat Metni"

    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 8. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 39. İş Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davalının Rusya’da bulunan şantiyesinde kalıp ustabaşı olarak 29.09.2005-30.09.2019 tarihleri arasında en son net 2.500 USD ücretle çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ile fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının Rusya’da kurulu bulunan ... şirketinin işçisi olduğunu, ... Holding'e husumet yöneltilemeyeceğini, MÖHUK 27. maddesi uyarınca uygulanması gereken hukukun Rusya hukuku olması gerektiğini, iş sözleşmesinin işin sona ermesi sebebiyle sona erdiğini, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmayacağını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, iş sözleşmesinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmeksizin sona erdiğini ispat yükünün davalıya ait olduğu, davalının bunu ispatlayamadığı, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davacının fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına hak kazandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu:
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
    Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı davalı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
    Gerekçe:
    1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
    İşçinin imzasını içermeyen bordrolarda fazla çalışma tahakkuku yer aldığında ve tahakkukta yer alan miktarların karşılığı banka hesabına ödendiğinde, tahakkuku aşan fazla çalışmalar her türlü delille ispatlanabilir. Tahakkuku aşan fazla çalışma hesaplandığında, bordrolarda yer alan fazla çalışma ödeme tutarları mahsup edilmelidir.
    Aynı ispat kuralları hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacakları için de geçerlidir.
    Çalışma sürelerinin ispatı noktasında işverene karşı dava açan tanıkların beyanlarına ihtiyatla yaklaşılması gerekir. Fazla çalışma, hafta ve genel tatili alacaklarının ispatında salt husumetli tanık beyanlarıyla sonuca gidilemez. Bununla birlikte yan delil ya da olgularla desteklenen husumetli tanık beyanlarına itibar edilmelidir. Bu çerçevede; işin ve işyerinin özellikleri, davalı tanıklarının anlatımları, iş müfettişinin düzenlediği tutanak veya raporlar ve aynı çalışma dönemi ile ilgili olarak söz konusu alacakların varlığına ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararları gibi hususlar yan delil ya da olgular olarak değerlendirilebilir.
    Somut uyuşmazlıkta, dava konusu fazla çalışma alacağı davacı tanık beyanlarına göre davacının bir hafta 7 gün, diğer hafta 6 gün olmak üzere 07.00-21.00 saatleri arasında günlük 2 saat ara dinlenme ile çalıştığı, ayrıca hafta tatili alacağı talep edildiğinden 7. gün çalışmasının 7,5 saati aşan kısmı gözetilerek haftada ortalama 29,25 saat fazla çalışma yaptığı kabulü ile hüküm altına alınmıştır.
    Anılan alacağının ispatı konusunda, dosya içerisinde, işyerindeki çalışma düzenine ilişkin taraflarca imzalı “çalışma düzeni ve ücret tarifeleri” başlıklı belgede, çalışma saatlerinin haftanın 6 günü 08.00-19.00 saatleri arasında olduğu ve 1 saat ara dinlenme süresi bulunduğu, ayda iki pazar gününün tatil günü olduğu, pazar günü 08.00-17.00 saatleri arasının çalışma saati olduğu ve 1 saat ara dinlenme süresi bulunduğu belirlenmiş olup, davalıya karşı davası bulunmayan tanık ...’ın işyerinde haftanın 7 günü 08.00-19.00 saatleri arasında çalışıldığına yönelik beyanları da dikkate alındığında, kabul edilenin aksine işyerinde saat 08.00’den önce ve 19.00’dan sonra çalışıldığı hususunun ispatlanamadığı anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, davacının işyerinde haftanın 6 günü 08.00-19.00 saatleri arasında 1 saat ara dinlenme ile çalıştığı ve pazar günü 08.00-17.00 saatleri arasında 1 saat ara dinlenme ile çalıştığı kabul edilerek fazla çalışma alacağının hesaplatılıp hüküm altına alınması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
    3-İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu yönündeki kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Bu noktada yıllık 270 saatle (aylık 22,5 saat, haftalık 5,2 saat) sınırlı olarak söz konusu hükümlerin geçerli olduğu kabul edilmelidir.
    Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasında imzalanan 31.10.2013 tarihli yurt dışı iş sözleşmesi eki ile birlikte Türkiye İş Kurumu’ndan temin edilmiştir. Sözleşmede ve ekinde yer alan taraflarca imzalı “çalışma düzeni ve ücret tarifeleri” başlıklı belgedeki bordro hesaplama yöntemine göre günlük çalışma süresi 8 saat olarak belirlenmiştir. Bu düzenleme 4857 sayılı İş Kanunu'nda yer alan ve fazla çalışma ölçütü olan haftalık 45 saatlik çalışmanın üzerinin fazla çalışma oluşturacağına dair nisbi emredici nitelikteki hükme aykırı olamayacağından, fazla çalışmanın haftalık 45 saatin üzerindeki çalışma olarak kabulü yerinde ise de; düzenlemeye göre haftalık 45 saatin üzerindeki 3 saatlik fazla çalışmanın kararlaştırılan ücretin içinde olduğu kabulüne göre sonuca gidilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:
    Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 12.01.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi