
Esas No: 2020/2632
Karar No: 2021/4134
Karar Tarihi: 02.12.2021
Danıştay 13. Daire 2020/2632 Esas 2021/4134 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/2632
Karar No:2021/4134
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Odaları Birliği … Odası (… Şubesi)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 02/04/2020 tarih ve 31087 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak ilan edilen, Türk Hava Kurumu'nca yapılacak olan "Hava Aracı Satışı" ihalesinin ve dayanağı ihaleye çıkma kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; iptal davasının açılabilmesi için gerekli olan menfaat ilişkisi ve buna bağlı olarak bir hakkın ihlâli şartının ancak, kişisel, meşru ve aktüel bir menfaatin bulunması hâlinde gerçekleşeceği, başka anlatımla, iptal davasına konu olan işlemin davacıyı etkilemesi, yani davacının kişisel menfaatini ihlâl etmesi, işlem ile davacı arasında ciddi ve makul bir ilişkinin bulunması gerektiği, iptal davalarıyla güdülen amacın idari işlemlerin hukuka uygunluğunun yargı yoluyla denetlenmesi olduğu, ancak yargısal denetim amacıyla her idari işleme karşı herkes tarafından iptal davası açılmasının idari işlemlerde istikrarsızlığa neden olmaması ve idarenin işleyişinin bu yüzden olumsuz etkilenmemesi için, dava konusu edilecek işlem ile dava açacak kişi arasında belli ölçüler içinde menfaat ilişkisi bulunması koşuluna ihtiyaç duyulduğu, açılan davalarda yargı merciine başvurarak dava açan kişinin menfaatinin, iptali istenen işlemle ne ölçüde ihlâl edildiği veya ihlâl edilip edilmediğinin takdirinin de bu mercilere bırakıldığı, davalı idarenin envanterinde kayıtlı bulunan 11 adet uçağın ve depoda bulunan malzemelerin 13/04/2020 tarihinde belli istekliler arasında ihale yoluyla satılacağının 02/04/2020 tarih ve 31087 sayılı Resmî Gazete'de ilan edilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı, ancak davacı Odanın, mühendis ve mimar olarak faaliyet yürüten kimselerin hak ve çıkarlarını korumakla görevli ve yetkili olduğunun 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu’ndan anlaşıldığı, Odanın, aynı zamanda şehir planları ve uygulamalarının, planlama esaslarının şehircilik ilkelerine ve kamu yararına uygun yapılmasını denetlemek ve bu hususlarda gördüğü eksiklikleri gidermeye yönelik girişimlerde bulunmakla görevli ve yetkili olduğunun mahkeme içtihatlarında da kabul gördüğü, bu nedenle davalı idare tarafından yapılacak olan hava aracı satışı ihalesinin ve dayanağı ihaleye çıkma kararının iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlem ile davacı Oda arasında meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilgisinin kurulmasına imkân bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu ve bu Kanun’a dayanılarak hazırlanan Ana Yönetmelik uyarınca kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olan Odanın, kamunun, ülkenin çıkarlarının ve çevrenin korunmasında menfaati olduğu, ehliyet kavramının dar yorumlanmasının hukuk devleti ilkesine aykırı olduğu, kamu menfaatini etkileyen işlemlerde ehliyet koşulunun geniş yorumlanması gerektiği, temyize konu kararın emsal kararlarla çeliştiği, aktif ve pasif dava ehliyetinin olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı tarafından, 5253 sayılı Dernekler Kanunu’na göre kurulan özel hukuk tüzel kişisi olduğu ve kamu hukuku tüzel kişiliğinin bulunmadığı, davacının havacılıkla ilgisinin bulunmadığı, satışı yapılan uçakların ülkede uçuşunun yasaklandığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyize konu kararın bozularak davanın yargı yolunun caiz olmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
Türk Hava Kurumu'nca 13/04/2020 tarihinde envanterinde bulunan 11 adet uçağın ve depoda bulunan malzemelerinin satışının yapılacağı 02/04/2020 tarih ve 31087 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak ilan edilmiştir.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 123. maddesinde, "İdare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir. İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanır. Kamu tüzelkişiliği, kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulur." kuralına yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinde, iptal davaları, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmış; 14. maddesinde, idari davaların dilekçeler üzerinden görev ve yetki, idari merci tecavüzü, ehliyet, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, süre aşımı, husumet ve 3. ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları yönünden sırasıyla inceleneceği, 15. maddesinde, adli yargının görevli olduğu konularda açılan davaların reddine karar verileceği düzenlenmiştir.
5253 sayılı Dernekler Kanunu'nun 27. maddesinin 1., 6. ve 7. fıkralarında, "Kamu yararına çalışan dernekler, Cumhurbaşkanı kararıyla tespit edilir. Bir derneğin kamu yararına çalışan derneklerden sayılabilmesi için, en az bir yıldan beri faaliyette bulunması ve derneğin amacı ve bu amacı gerçekleştirmek üzere giriştiği faaliyetlerin topluma yararlı sonuçlar verecek nitelikte ve ölçüde olması şarttır. Türkiye Kızılay Derneği ve Türk Hava Kurumunun tüzüklerini onaylamaya Cumhurbaşkanı yetkilidir. Kamu yararına çalışan derneklerin mallarına karşı suç işleyenler Devlet malına karşı suç işlemiş gibi cezalandırılır." kuralına yer verilmiştir.
Bakanlar Kurulu'nun 20/10/2008 tarih ve 2008/14307 sayılı kararıyla onaylanan, 04/12/2008 tarih ve 27074 sayılı Resmî Gazete'de yayınlanan Türk Hava Kurumu Tüzüğü'nün 3. maddesinin (d) bendinde, "Kurum 5253 sayılı Dernekler Kanunu'na tâbi özel hukuk tüzel kişisidir."; 4. maddesinde, "Türk Hava Kurumu aşağıdaki yetki ve sorumluluklara sahiptir: a) Türkiye'de havacılığın askeri, siyasi, sosyal, ekonomik, turistik ve sportif önemini tanıtmak, benimsetmek ve milli havacılığa destek olmak için gerekli çalışmaları yapmak, b) Türk milletinde havacılık sevgisini uyandırmak ve Türk gençliğini havacılığın her dalında yetiştirmek, c) Türkiye'de havacılığın kuruluş ve gelişmesini sağlamak, genel havacılık (havadan yangın söndürme, hava ambulansı, tarifesiz seferler) alanında Türk Milletine hizmet etmek, d) Havacılık için lüzumlu olan personel, araç ve gereci çoğaltmak, havacılık alanında turizm ile ilgili her türlü faaliyette bulunmak ve gerekli yatırımları yapmak, e) Türk Milletinde havacılık sevgisini yaratmak ve Kurumu tanıtmak amacı ile yurt içinde ve yurt dışında spor gösterileri ve yarışmaları ile geziler düzenlemek ve düzenlenen bu gibi faaliyetlere katılmak"; 5. maddesinde, Kurumun iki türlü üyesi vardır: "Onursal üyeler: Kuruma maddi ve manevi yardımları bulunan gerçek ve tüzel kişiler ile yabancı şahıslardan Genel Yönetim Kurulu kararı ile onursal üyelik sıfatı verilenlerdir. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK Kurumun ilk onursal üyesidir. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Kurumun onursal üyesidir. Asıl üyeler: Dernek kurma hakkına sahip gerçek ve tüzel kişilerden Türk Hava Kurumu şubelerinden birine başvurarak usulüne uygun olarak üyeliğe kabul edilen kişilerdir."; 11. maddesinde, "Büyük Genel Kurul, aşağıda belirtilen delegelerden meydana gelir: a) T.B.M.M. Başkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Kara Kuvvetleri Komutanı, Deniz Kuvvetleri Komutanı, Hava Kuvvetleri Komutanı, Jandarma Genel Komutanı, Ankara Valisi, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve Türk Hava Kurumu Genel Başkanlığı yapanlar. b) Başbakanlıktan daire başkanı veya daha üst düzeyde bir delege, Savunma Sanayii Müsteşarlığından daire başkanı veya daha üst düzeyde bir delege, Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı, Genelkurmay Harekat Başkanlığından iki delege, K.K.K.lığı Havacılık Daire Başkanlığından iki general veya şube müdürü düzeyinde delege, Dz.K.K. ve J.Gn.K.lığından birer delege, Hv.K.K.lığından muvazzaf veya emekli general ile şube müdürü düzeyinde toplam beş delege, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürü, Diyanet İşleri Başkanlığından, Türkiye Kızılay Derneğinden, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumundan birer delege, Milli Savunma, İçişleri, Dışişleri, Milli Eğitim, Tarım ve Köyişleri, Kültür ve Turizm ile Çevre ve Orman Bakanlıklarından daire başkanı veya daha üst düzeyde birer delege, TRT, D.H.M.İ., Sivil Havacılık, Posta ve Telgraf Teşkilatı ile Gençlik ve Spor Genel Müdürlüklerinden birer delege, mesleki ve teknik yönden havacılık eğitimi veren üniversitelerden birer delege, Muhtarlar Federasyonundan bir delege, Ankara'daki her üniversiteden ve GATA'dan öğretim üyesi olmak kaydıyla birer delege. c) THK Genel Başkanı, Genel Yönetim, Merkez Denetleme ve Merkez Disiplin Kurulu asıl üyeleri. d) THK şube başkanları ve 12'nci maddede belirtilen esaslara göre şube başkanları da dahil olmak üzere azami 600 kişiden oluşan ve şube genel kurullarınca seçilecek delegeler."; 18. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, "Genel Yönetim Kurulu: Büyük Genel Kurulca seçilmiş, Genel Başkan ile 11 asıl ve 11 yedek üyeden oluşur. Genel Başkan, Genel Yönetim Kurulunun başkanı olarak Kurul üyeleri arasından bir Genel Başkan Yardımcısı ve tutanakları yazmak üzere bir sekreter üye seçer."; 24. maddesinde, "a) Merkez Disiplin Kurulu, beş asıl ve beş yedek üye olmak üzere Büyük Genel Kurulca seçilir."; 25. maddesinde, Genel Yönetim Kurulu: "Merkez Disiplin Kurulu, Genel Yönetim Kurulu'nun kendisine sevk ettiği işler ile şube yönetim kurulu kararına itiraz eden ilgilinin müracaatı üzerine, gerekli inceleme ve soruşturmayı yaparak tavsiye niteliğindeki kararını Genel Yönetim Kuruluna sunar"; 41. maddesinde, "Kurumun gelirleri şunlardır: a) Üye aidatları, b) Kurban derisi ve bağırsak ile fitre ve zekat toplama faaliyetlerinden elde edilen gelirler, c) Her türlü bağış, d) Ticari faaliyetlerden elde edilen gelirler, e) Kira gelirleri, f) Diğer gelirler." kurallarına yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava dosyasının incelenmesinden, Türk Hava Kurumu'nca 13/04/2020 tarihinde envanterinde bulunan 11 adet uçağın ve depoda bulunan malzemelerinin satışının yapılacağının 02/04/2020 tarih ve 31087 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanması üzerine, davacı Oda tarafından, uçaklarının satışının Kurum'a zarar vereceği, orman yangınlarının artacağı dönemde satışa çıkarılmasının kamu yararına aykırı olduğu, Büyük Genel Kurul tarafından yetkilendirme olmaksızın ihale yapılmasının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Öncelikle, uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için Türk Hava Kurumu'nun hukukî statüsünün açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
Anayasa'nın 123. maddesi uyarınca bir tüzel kişinin kamu tüzel kişisi olabilmesi için öncelikle bu tüzel kişinin devlet tarafından kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kurulmuş olması; ikinci olarak, bu tüzel kişinin kamu gücü ayrıcalıklarıyla donatılmış olması gerekmektedir.
Türk Hava Kurumu 16/02/1925'te "Türk Tayyare Cemiyeti" adı altında derneğin tüzüğünün bizzat M. Kemal ATATÜRK tarafından yazılmasıyla kurulmuştur. Türk Hava Kurumu adını 24/05/1935 tarihinde almıştır. Kurum'un son tüzüğü 39. Büyük Genel Kurul tarafından kabul edilmiş ve 5253 sayılı Dernekler Kanunu'nun 27. maddesinin 6. fıkrası uyarınca Bakanlar Kurulu'nca onaylanmıştır. Derneğin kuruluşu kanun veya herhangi bir idari işlemle olmadığı gibi Türk Hava Kurumu Tüzüğü'nün 3. maddesinde Kurum'un 5253 sayılı Kanuna tâbi özel hukuk tüzel kişisi olduğu ve 5253 sayılı Kanun'da da kamuya yararlı dernekler arasında düzenlendiği görülmektedir.
Bununla birlikte, davalı Türk Hava Kurumu'nun kamu hukuku tüzel kişiliğine yaklaşan özel hukuk tüzel kişisi olup olmadığının tartışılması gerekmektedir.
Bir tüzel kişinin kamu hukuku tüzel kişiliğine yaklaşan özel hukuk tüzel kişisi olup olmadığı, tüzel kişinin kuruluşuna, üye yapısına, amacına, gelirlerine, eşyalarının statüsüne, yönetim ve denetimine ve yerleşik yargı içtihatlarına bakılarak belirlenmektedir.
Türk Hava Kurumu'nun amacı, Tüzüğün 4. maddesinde düzenlenmektedir. Kurumun amaçları arasında birçok kamuya yönelik hizmet sayılmakla birlikte 5253 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca kamuya yararlı derneklerin amaçlarının ve faaliyetlerinin topluma yararlı olacak nitelikte ve sonuçta olması gerektiği açıktır. Türk Hava Kurumu Tüzüğü'nün 5. maddesi uyarınca Kuruma üye olmanın ihtiyari olduğu, üye olmak için kamu görevlisi olmanın zorunlu olmadığı, 11. maddesi uyarınca Kurumun Büyük Genel Kurulu'na Devlet ve kamu hukuku tüzel kişileri tarafından delege gönderilmekle birlikte üyelerinin çoğunluğunun kamu görevlisi olması gerekmediği, 18. maddesinde, Kurum'un Büyük Genel Kurul üyeleri tarafından seçilen Genel Yönetim Kurulu tarafından yönetileceği, 24. ve 25. maddesinde, Büyük Genel Kurul'ca seçilen Merkez Disiplin Kurulu tarafından denetleneceği, 41. maddesinde, Kurumun gelirlerinin, üye aidatları ve kişilerden toplanan bağışlar olduğu görülmektedir.
Türk Hava Kurumu'nun, Uyuşmazlık Mahkemesi'nin 08/07/1996 tarih ve E:1996/41, K:1996/84 sayılı kararında, kamu hukuku tüzel kişisi olmadığına ve özel hukuk tüzel kişisi olduğuna; Anayasa Mahkemesi'nin 24/12/2003 tarih ve E:2020/43, K:2003/103 sayılı kararında, özel hukuk tüzel kişisi olduğuna; Danıştay Birinci Dairesi'nin 16/06/2009 tarih ve E:2009/829, K:2009/1009 sayılı kararında, özel hukuk tüzel kişisi olduğuna ve bu nedenle idareler arası mal devrine ilişkin kuralın uygulanamayacağına; Danıştay Onuncu Dairesi'nin 22/02/2021 tarih ve E:2019/10629, K:2021/656 sayılı kararında, özel hukuk tüzel kişisi olduğuna karar verilmiştir.
Bu durumda, kanun veya idari işlemle kurulmayan, üye olmanın zorunlu olmadığı, üyelerinin çoğunluğunu kamu görevlilerinin oluşturmadığı, gelirleri üye aidatlarından ve bağışlardan oluşan, kendi üyelerinin seçtiği kurullar tarafından yönetilen ve denetlenen Türk Hava Kurumu'nun özel hukuk tüzel kişisi olduğu sonucuna varılmıştır.
Nitekim, öğretide de bu görüşe yer verilmiştir. (Ramazan Çağlayan, "Hukukumuzda Kamu Tüzel Kişiliği Kavramı ve Kıstasları", Uyuşmazlık Mahkemesi Dergisi, S. 7, 2016, s. 394, dn. 88)
Bu itibarla, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi uyarınca davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, 2577 sayılı Kanun'un 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca davanın ehliyet yönünden reddine dair verilen kararda usul kurallarına uygunluk bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 02/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.