
Esas No: 2020/9700
Karar No: 2021/13557
Karar Tarihi: 09.12.2021
Danıştay 6. Daire 2020/9700 Esas 2021/13557 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/9700
Karar No : 2021/13557
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Eskişehir ili, Tepebaşı ilçesi, … Mahallesi, … parsel sayılı taşınmazı da kapsayan alanda Tepebaşı Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararıyla yapılan parselasyon işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen raporun ve dosyanın birlikte incelenmesinden; 7.030,00 m² büyüklüğündeki dava konusu taşınmazın davacıya ait 200 m2'lik hissesine denk gelen alan üzerinde davacıya ait konut ve müştemilatın bulunduğu, ancak 1993 yılında onaylanan ıslah imar planında davacı yapılarının bulunduğu alanın yolda kalması nedeniyle davacıya yerinden tahsis yapma imkanının bulunmadığı, dava konusu parselasyon işlemi ile davacının ve dava dışı sekiz kişinin daha hak edişinin tamamen alacağa çevrilerek tahsis yapılmadığı, 35 kişinin ise borçlandırıldığı, ancak düzenleme alanında boş alan bulunmaması nedeniyle öncelikle dolu alanlardaki yapıların korunması gerektiği, bu nedenle yapılan işlemin 2981 sayılı Kanunun 10/c hükmüne uygun olarak tesis edildiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen raporun eksik ve hatalı olduğu, idare mahkemesince, bilirkişilere gerekli soruların sorulmadığı, üzerinde ihtilaf bulunmayan hususların sorulduğu, davacı taşınmazının tümünün bedele dönüştürülmesini zorunlu kılan teknik bir zorunluluk bulunmadığı, çevrede boş alan bulunduğu halde bu alanlardan tahsis yapılmamasının hukuka aykırı olduğu
ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu, davanın reddi yolundaki karara karşı yapılan istinaf isteminin reddi yolundaki kararın onanması gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : Eskişehir ili, Tepebaşı ilçesi, … Mahallesi, … parsel sayılı, davacının 200 m²'lik kısmında hissedar olduğu 7.030,00 m² yüzölçümlü taşınmazın bulunduğu alanda Eskişehir Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli ıslah imar planında davacı mülkiyetindeki konut ve müştemilatının bulunduğu alan, 20 metrelik imar yolu kullanımında kalmaktadır.
Anılan ıslah imar planı uyarınca Tepebaşı Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararıyla dava konusu parselasyonun yapılmasına karar verilmiştir.
Dava konusu işlem ile davacıya yerinden tahsis yapma imkanının bulunmadığından bahisle davacının hak edişi tamamen alacağa çevrilerek davacıya tahsis yapılmamıştır.
Eskişehir Büyükşehir Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararıyla taşınmazın kamulaştırılmasına karar verilmiştir. Anılan kararın Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanlığı Emlak ve İstimlak Daire Başkanlığının … tarih ve … sayılı yazısıyla davacıya tebliğ edilmesi üzerine parselasyondan haberdar olan davacı tarafından anılan parselasyon işleminin iptali istemiyle görülmekte olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2981 sayılı Kanunun 10. maddesinin (c) fıkrasında; imar mevzuatına aykırı bina yapılmış hisseli arsa ve araziler veya özel parselasyona dayalı arazilerde imar adası veya parseli olabilecek büyüklükteki alanlarda, binalı veya binasız arsa ve arazileri birbirleriyle, yol fazlalarıyla veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden ada veya parsellere ayırmaya, yapıları yeniden doğan imar ada veya parseli içinde kalanları yapı sahiplerine, yapı olmayanları diğer hisse sahiplerine müstakil veya hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre vermeye bunlar adına tescil ettirmeye ve tescil işlemi dışında kalanların hisselerine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre tesbit edilecek bedeli peşin ödenmek veya parsel sahipleri aleyhine kanuni İpotek tesis edilerek Tapu sicilinden terkin ettirmeye belediye ve valiliklerin re'sen yetkili oldukları kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dairemizce verilen … tarih ve E:… sayılı ara kararı ile taraflardan, ödeme yapılıp yapılmadığı, davacıya parselasyon işleminin tebliğ edilip edilmediğinin sorulmasına ve davalı idareden ıslah imar planı üzerinde düzenleme sınırının belirtildiği parselasyon haritasının gönderilmesinin istenilmesine karar verilmiştir.
Davacı tarafından ara kararı üzerine sunulan dilekçede, kendisine parselasyon işlemine istinaden belediye tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi kendilerine bedel ödemesi yapılacağına ilişkin bir bilgilendirmenin de yapılmadığı, parselasyondan haberdar olunmadığı; davalı idare tarafından ise parselasyon işleminin davacıya tebliğ edildiğine dair bilgi belgeye ulaşılamadığı, ancak dava konusu parsele yönelik olarak davacı tarafından 1998 yılı emlak beyannamesinin bina olarak verildiği, bu nedenle uygulamadan haberdar olduğunun kabulü gerektiği belirtilmiş olup düzenleme sınırını gösterir ıslah imar planının işaretlendiği plan paftasının gönderilmediği görülmüştür.
Uyuşmazlık konusu parselasyona ilişkin düzenleme sınırının, ada içlerinden geçtiği, birbirinden ayrık parçalardan teşekkül ettiği ve yol eksenini takip etmediğinin anlaşılması üzerine Dairemizin yukarıda anılan ara kararı ile bilgi belge istenilmiş ise de davalı idare tarafından bu hususa cevap verilmediği görüldüğünden uyuşmazlık hakkında karar verilebilmesi için idare mahkemesince öncelikle bu durumun açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
Bu durumda, idare mahkemesince, parselasyonun yukarıda belirtilen yasa hükümleri ile imar mevzuatına uygun olup olmadığı ve düzenleme sınırına dahil edilmesi gereken tüm taşınmazların dahil edilip edilmediği, düzenleme sınırının tamamının yol ekseninden geçirilmemesinin fiili veya hukuki bir imkansızlıktan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, düzenleme sınırının, dayanak alınan imar planına göre farklı geçirilip geçirilemeyeceği, düzenleme sahası içerisinde bulunan taşınmazlardan önceden parselasyona tabi tutulan parseller olup olmadığı, varsa önceden uygulama görmüş imar parsellerinin yeniden uygulamaya alınmasının hangi nedene dayandığı, yoldan ihdas olup olmadığı hususlarının açıklığa kavuşturulması için üzerine düzenleme sınırının işlenmiş olduğu ıslah imar planı getirtilerek ve ek bilirkişi raporu alınmak suretiyle karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak davanın reddine karar verildiği sonucuna ulaşılmıştır.
Düzenleme sınırının imar mevzuatına uygun olduğunun tespit edilmesi halinde, işin esası hakkında karar verilebilmesi için aşağıda yer verilen değerlendirmenin dikkate alınması gerekmektedir:
2981 sayılı Kanunun 10/c maddesinde amaçlanan düzensiz ve hisseli oluşan taşınmazlar üzerindeki yapılaşmaları mümkün olduğu kadar düzene sokmak ve müstakil parseller oluşturarak maliklerine tahsis etmektir. Bu kapsamda yapılacak parselasyon işleminde, hisselerin mümkün olduğunca azaltılması ve müstakil parseller oluşturulması, imar parseli tahsis edilemeyecek küçüklükteki hisselerin ise bedele dönüştürülmesi amaçlanmakta ve bu maddenin uygulanabilmesi için düzenlemenin ıslah imar planına dayanması gerekmektedir.
2981 sayılı Kanun uyarınca yapılan parselasyon işlemi sonucunda tescil işlemi dışında kalanların hisselerinin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre tespit edilecek bedeli peşin ödenmek veya parsel sahipleri aleyhine kanuni ipotek tesis edilerek tapu sicilinden terkin ettirmeye belediye veya valilikler re'sen yetkili iseler de, anılan Kanuna göre hisselerin bedele dönüştürülmesinin amacı küçük hisselerin değerlendirilmesidir.
Kamunun eline geçirilecek yol, yeşil alan gibi kamu alanlarının kazanımında, düzenleme sınırı içerisinde yer alan tüm taşınmazlardan eşit oranda düzenleme ortaklık payı alınması, geri kalan hissenin ise imara uygun parsellere ve varsa kamu ortaklık payından oluşturulacak parsellere tahsis edilmesi gerekmektedir.
Uyuşmazlıkta, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen raporda ve bu rapor esas alınarak verilen idare mahkemesi kararında düzenleme alanında, davacı dahil 9 malikin hisselerinin tamamen bedele çevrildiği, 35 kişi için ise borçlandırma yapıldığı, ancak düzenleme alanında boş yer bulunmaması nedeniyle bu durumun hukuka aykırılık teşkil etmediği değerlendirmesine yer verilmiş ise de davacının taşınmazının tamamının bedele çevrilmesi ve idarece tespit edilen bedelin davacıya ödenmemesi karşısında, davacının mülkiyet hakkına yapılan müdahalenin orantılı olmadığı açıktır.
Bu nedenle, davacı taşınmazının tümünün bedele çevrilmesinin hangi teknik zorunluluğa dayandığının ortaya konulması ve uyuşmazlık konusu işlemde davacı adına tahsis yapılmasının mümkün olup olmadığı hususunun yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bu durumda, davanın reddi yolunda verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu kararda isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 09/12/2021 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
