
Esas No: 2020/793
Karar No: 2021/1801
Karar Tarihi: 15.12.2021
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2020/793 Esas 2021/1801 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/793
Karar No : 2021/1801
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı - …
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sistemleri Panjur ve Tekstil Ürünleri
Sanayi Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Takdire sevk edildikten sonra hakkında vergi incelemesi başlatılan davacı adına, takdir komisyonunca henüz matrah takdir edilmeden inceleme tamamlanarak vergi tekniği raporu düzenlenmesi üzerine anılan rapordaki tespitler esas alınmak suretiyle verilen takdir komisyonu kararlarına istinaden beş yıllık tarh zamanaşımı süresinden sonra tebliğ edilen vergi ve ceza ihbarnameleriyle re'sen salınan 2009 yılının Mart ve Nisan dönemlerine ait katma değer vergileri ile verginin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 74. maddesi uyarınca, takdir komisyonlarının görevi, yetkili makamlar tarafından istenilen matrah ve servet takdirlerini yapmak ile vergi kanunlarında yazılı fiat, ücret veya sair matrah ve kıymetleri takdir etmektir. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nda öngörülen indirim mekanizması ise vergilendirme tekniği açısından matrah takdirinden farklı bir müessese olup mükelleflerin gerek sahte fatura kullanmaları gerekse defter ve belgelerini ibraz etmemeleri gibi durumlarda matrah takdirini gerektiren bir husus bulunmamaktadır. Bu tür fiillerin, Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29 ve 34. maddelerinde düzenlenen indirim mekanizması içinde değerlendirilmesi suretiyle katma değer vergisi indirimleri yönünden yapılacak vergi incelemesi ile bir sonuca bağlanması gerekmektedir. Bu gibi hallerde, mükelleflerin matrah takdiri için takdir komisyonlarına sevk edilmesi ve kendisine matrah, servet ve kıymet takdiri görevi verilmiş olan ve katma değer vergisi indirim reddi yetkisi bulunmayan takdir komisyonlarınca takdir edilen matrah üzerinden cezalı tarhiyat yapılması mümkün değildir.
Bu nedenle davacının sahte fatura kullandığından bahisle takdir komisyonuna sevk edilmesi üzerine katma değer vergisi indirim reddi yetkisi bulunmayan takdir komisyonunca alınan karara istinaden davacı adına yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Mahkeme bu gerekçeyle vergi ve cezaları kaldırmıştır.
Davalının istinaf istemini inceleyen … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı:
Vergi Dava Dairesi, istinaf istemine konu kararın usul ve hukuka uygun olduğu gerekçesiyle istinaf istemini reddetmiştir.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 23/01/2019 tarih ve E:2018/461, K:2019/457 sayılı kararı:
Takdir komisyonları bütün vergi türleri için matrah takdirine yetkilidir. Vergi türleri bakımından matrahın nasıl belirleneceği, kendi özel kanunlarında düzenlenen "istisna", "muafiyet", "kanunen kabul edilmeyen gider", "oran", "indirim mekanizması" gibi çeşitli vergisel kurumlar ile belirlenmiştir. Takdir komisyonları, matrahı belirlenecek verginin özel kanununda sayılan bu düzenlemeleri esas alarak matrah takdir edecektir. Burada önemli olan husus, matrah takdiri için takdir komisyonuna sevkin yapıldığı sırada re'sen takdir nedeninin belli ve bunun takdir komisyonunca da biliniyor olması gerektiğidir. Yoksa, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 74. maddesinde de belirtildiği üzere takdir komisyonlarının takdir sebebinin bulunup bulunmadığını inceleme yetkisi bulunmamaktadır. Bu şartların yerine getirilmesi durumunda ise takdir komisyonları her türlü inceleme yetkisini haiz olup kendileri inceleme yapabilecekleri gibi takdir komisyonların inceleme yetkisini haiz diğer şahıs ya da kurumlar tarafından yapılmış incelemeleri dikkate alarak matrah takdir etmelerinde de yasal bir engel bulunmamaktadır.
Olayda, takdir komisyonunun, katma değer vergisi indirimlerini kabul etmeyerek matrah belirleme ve sahte faturalardan kaynaklı maliyetin tenzili yetkisi bulunduğundan, davacıya fatura düzenleyen mükellef hakkındaki vergi tekniği raporu da incelenmek suretiyle işin esası hakkında bir karar verilmek üzere temyize konu kararın bozulması gerekmektedir.
Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.
Bozma kararına uyularak verildiği belirtilen … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı:
Davacının takdir komisyonuna sevk edildiği tarih itibarıyla ortada re'sen tarh sebebi bulunmamaktadır.
Re'sen tarh sebebi bulunmadan takdir komisyonuna sevkin zamanaşımı süresini durdurması mümkün olmadığından, zamanaşımı süresinin dolduğu tarihten sonra tebliğ edilen ihbarnameler içeriği cezalı tarhiyatlarda hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Vergi Dava Dairesi, bu gerekçeyle davalının istinaf istemini reddetmiştir.
Davalının temyiz isteminde bulunması üzerine dosyanın esas kaydına alındığı Danıştay Dördüncü Dairesinin 18/12/2019 tarih ve E:2019/9566, K:2019/9194 sayılı kararı:
Daire, davacıya fatura düzenleyen mükellef hakkındaki vergi tekniği raporu da incelenmek suretiyle karar verilmesi gerektiği yolundaki bozma kararı üzerine, Bölge İdare Mahkemesince, anılan vergi tekniği raporu incelenmeksizin tarh zamanaşımına uğrayan cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle verilen temyize konu kararın eylemli ısrar niteliğinde olduğu gerekçesiyle dosyanın Danıştay Vergi Dava Daireleri Kuruluna gönderilmesine karar vermiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Vergi incelemesi aşamasında ibraz edilmeyen defter ve belgelerin takdir komisyonuna ibraz edilmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle takdir komisyonunca davacının defter ve belgelerinin ibrazının istenilmediği, hakkında sahte fatura düzenlediği yolunda vergi tekniği raporu bulunan mükelleften mal ve/veya hizmet aldığı tespit edilen davacı adına yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Mükerrer vergilendirme yapıldığı ve dava konusu cezalı tarhiyatların zamanaşımına uğradığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'İN DÜŞÜNCESİ: Tarh zamanaşımı süresi dolmadan önce yapılan takdire sevk işlemi, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 114. maddesi uyarınca işlemeye devam eden tarh zamanaşımı süresini durduracağından ve dava konusu cezalı tarhiyatlar zamanaşımı süresi içinde tebliğ edildiğinden işin esası incelenerek karar verilmek üzere eylemli ısrar niteliğinde olan kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, davacıya fatura düzenleyen mükellef hakkındaki vergi tekniği raporu da incelenmek suretiyle işin esası hakkında karar verilmesi gerektiği yolundaki bozma kararı üzerine, Bölge İdare Mahkemesince, anılan vergi tekniği raporu incelenmeksizin tarh zamanaşımına uğrayan cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle verilen temyize konu kararın eylemli ısrar niteliğinde olduğuna oybirliğiyle karar verilmesinin ardından, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Takdire sevk edildikten sonra hakkında vergi incelemesi başlatılan davacı adına takdir komisyonunca henüz matrah takdir edilmeden inceleme tamamlanarak vergi tekniği raporu düzenlenmesi üzerine takdir komisyonunca anılan rapordaki tespitler esas alınmak suretiyle beş yıllık genel zamanaşımı süresi dolduktan sonra matrah takdirine gidilmiştir.
Anılan takdir komisyonu kararlarına istinaden tebliğ edilen ihbarnameler içeriği vergi ve cezaların kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 113. maddesinde zamanaşımı, süre geçmesi suretiyle vergi alacağının kalkması olarak tanımlanmıştır.
Anılan Kanun'un 114. maddesinin ikinci fıkrasının, zamanaşımının durma süresinin belirsizliğinin Anayasa'nın 2. maddesinde yer alan hukuk devleti ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesinin, 15/10/2009 tarihli ve E:2006/124, K:2009/146 sayılı kararı ile iptal edilmesinden sonra 23/07/2010 tarihli ve 6009 sayılı Kanun'un 8. maddesiyle yeniden düzenlenen halinde "Şu kadar ki, vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulması zamanaşımını durdurur. Duran zamanaşımı mezkur komisyon kararının vergi dairesine tevdiini takip eden günden itibaren işlemeye devam eder. Ancak işlemeyen süre her hâl ve takdirde bir yıldan fazla olamaz." düzenlemesine yer verilmiştir.
Kanun'un 30. maddesinin birinci fıkrasında "Resen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanunî ölçülere dayanılarak tespitine imkân bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunmasıdır. İnceleme raporunda bu maddeye göre belirlenen matrah veya matrah farkı resen takdir olunmuş sayılır." hükmü yer almaktadır.
213 sayılı Kanun'un 72 ilâ 75. maddelerinde takdir komisyonunun kuruluşu, üyelerin seçilmesi, görev ve yetkileri sayılmış, aynı Kanun'un 31. maddesinde, takdir komisyonunca belli edilen matrah veya matrah kısmının takdir kararına bağlanacağı belirtilmiştir. Kanun'un 74. maddesinin "a" işaretli fıkrasında ise takdir komisyonlarının maddede sayılan görevlerini yaparken takdir sebeplerinin bulunup bulunmadığını inceleyemeyeceği, yalnız hatalı gördüğü işlemlerde ilgili vergi dairesini yazı ile ikaz etmeye mecbur olduğu hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinde sayılan re'sen vergi tarhını gerektiren sebeplerin varlığı halinde vergi inceleme elemanlarınca ilgili dönem matrahı re'sen takdir edilebileceği gibi takdir komisyonuna başvurularak da matrahın takdir edilmesi sağlanabilecektir. Anılan maddede sayılan hallerde matrahın takdir komisyonu tarafından takdir edilebileceği tartışmasız olup bu durumdaki bir mükellefin takdire sevk edilmesine ve düzenlenen inceleme raporlarının takdir komisyonunca done olarak kullanılmasına yasal bir engel bulunmamaktadır. Ayrıca Kanun'un 74. maddesindeki kuraldan takdir komisyonunun takdir nedenlerinin bulunup bulunmadığı hususunda bir inceleme yapamayacağı anlaşılmaktadır.
Israr kararında, davacının takdir komisyonuna sevk edildiği tarih itibarıyla ortada re'sen tarh sebebinin bulunmadığı ve bu şekilde yapılan takdire sevk işleminin işlemeye devam eden zamanaşımı süresini durdurmayacağı kabul edilmiş ve tarhiyatın hukuka uygunluğu bu yönüyle değerlendirilmiştir.
Kanun'da takdir komisyonuna başvurulmasına bağlanan ve belirlilik ve öngörülebilirlik arz eden hukuki sonuç zamanaşımının durması olduğundan, takdir komisyonuna sevkle tarh zamanaşımının durduğunun kabulü gerekmektedir. Somut olayda takdir komisyonu kararlarının idareye tevdii üzerine ihbarnamelerin kalan süre içinde tebliğ edildiği anlaşıldığından cezalı tarhiyatların zamanaşımına uğramadığı sonucuna ulaşılmıştır. Öte yandan, dava konusu edilebilir nitelikteki tarh işleminin dayanağı olan takdir komisyonu kararının alındığı tarih itibarıyla re'sen tarh nedeninin bulunmasının gerekli ve yeterli olduğu açıktır.
Bu nedenle takdir komisyonu kararının verildiği tarih itibarıyla re'sen tarh nedeninin bulunup bulunmadığı ve re'sen takdir edilen matrahın hukuka uygun olup olmadığı hususları da araştırılarak işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken dava konusu vergi ve cezaların zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle verilen temyize konu ısrar kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin KABULÜNE,
2- … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,
3- Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,
15/12/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
X - KARŞI OY:
213 sayılı Vergi Usulu Kanunu'nun 30. maddesinde re'sen vergi tarhı tanımlanmış, hangi hallerde bu yönteme başvurulacağı hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanun'un 72. ve devamı maddelerinde ise, takdir komisyonu ile ilgili düzenlemelere yer verilmiş, komisyonun görev ve yetkileri de 74. ve 75. maddelerinde düzenlenmiştir.
Anılan düzenlemelere göre, re'sen vergi tarhını gerektiren yasal koşulların bulunması halinde takdir komisyonunca belirlenen tutarın ya da vergi inceleme elemanınca raporda gösterilen miktarın re'sen takdir olunmuş sayılacağı kurala bağlandığından, dönem matrahının takdir komisyonunca tespitinin istenilmesi durumunda, başlangıçta takdire sevk için re'sen tarh nedeninin aranacağı açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, davacının takdir komisyonuna sevk edilmesinden sonra, komisyonuna sunulmak üzere hakkında done raporun hazırlandığı ve bu suretle dönem matrahının tespitine gidilerek davaya konu edilen cezalı tarh işleminin tesis edildiği, söz konusu işlemin iptali istemiyle açılan davada ise Vergi Dava Dairesince vergilerin tarh zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle işlemin iptal edildiği anlaşılmıştır.
Esasen, komisyona sevk sırasında re'sen tarh nedeninin bulunması halinde, takdir komisyonunca matrahın belirlenmesi amacıyla done rapor hazırlanmasında ve tarh işleminin bu rapordaki verilerden hareketle tesis edilmesinde yukarıda yer verilen düzenlemelere aykırılık görülmemekle birlikte re'sen tarh nedeninin davacının komisyona sevkinde değil, komisyon kararının alınması esnasında yeterli olduğuna katılma olanağı bulunmamaktadır.
Bu nedenle, davacının takdir komisyonuna sevk edilmesi sırasında re'sen vergi tarhını gerektirecek nedenin bulunup bulunmadığının saptanması gerektiğinden, aksi yönde verilen çoğunluk kararına katılmıyoruz.
XX- KARŞI OY:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği oyu ile karara katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
