Abaküs Yazılım
Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/1449
Karar No: 2021/1796
Karar Tarihi: 15.12.2021

Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2021/1449 Esas 2021/1796 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/1449
Karar No : 2021/1796


TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı - …
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, takdir komisyonu kararlarına istinaden 2009 yılının Eylül ilâ Aralık dönemleri için re'sen tarh edilen katma değer vergileri ile vergilerin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı:
Uyuşmazlıkta, davacı 2009 yılının Eylül ilâ Aralık dönemleri katma değer vergisi beyanlarında indirim konusu yaptığı bir kısım faturaların sahte olduğundan bahisle ilgili dönem matrahlarının tespiti amacıyla takdir komisyonuna sevk edilmiştir. Takdir komisyonunca, matrah tespiti ile ilgili olarak kanunen her türlü inceleme ve araştırma yapma yetkisi tanınmış olmasına rağmen davacının defter ve belgeleri üzerinde 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nda yer alan düzenlemelere uygun şekilde bir inceleme yapılmamıştır.
Kaldı ki, dava konusu cezalı tarhiyatın dayanağı takdir komisyonu kararlarının "Not" kısmında, vergi dairesi tarafından gönderilen verilerde (mükellefin, matrahı oluşturan mal teslim ettiğine, hizmet ifasında bulunduğuna dair) matrah farkı oluşturacak bir tespit bulunmadığı, katma değer vergisi indiriminin reddinin komisyonların görev ve yetkisinde olmadığı belirtilmiş ve beyan olunan matrah aynen takdir edilmiştir.
Bu durumda, sahte fatura kullandığından bahisle takdir komisyonuna sevk edilen davacının beyanlarının aynen takdiri suretiyle belirlenen dönem matrahları üzerinden yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uygunluk görülmemiştir.
Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle dava konusu vergi ve cezaları kaldırmıştır.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 18/01/2021 tarih ve E:2016/11356, K:2021/284 sayılı kararı:
Vergi Mahkemesince, takdir komisyonlarına matrah tespiti ile ilgili olarak kanunen her türlü inceleme ve araştırma yapma yetkisi tanınmış olmasına rağmen bu yönde bir inceleme yapılmadığı ve beyan olunan matrahın aynen takdir edildiği gerekçesiyle cezalı tarhiyatın kaldırılmasına karar verilmiş ise de dosyadan, davacının … Tanıtım ve Teknoloji Ticaret Limited Şirketi'nden olan alışlarının eleştiri konusu edildiği, anılan alışlara ilişkin olarak katma değer vergisi indirimlerinin kabul edilmemesi suretiyle matrah takdir edilerek cezalı tarhiyatın yapıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, uyuşmazlığın çözümünün … Tanıtım ve Teknoloji Ticaret Limited Şirketi'nden alınan faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığına ilişkin olduğu sonucuna varıldığından, anılan mükellef hakkında düzenlenen ilgili rapor ve eki bilgi belgeler incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.
… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı ısrar kararı:
Dava konusu cezalı tarhiyata dayanak alınan takdir komisyonu kararlarında bir incelemeye ya da araştırmaya ihtiyaç duymayan, zaten davacının beyan ettiği ve dava konusu katma değer vergisinin matrahı olmayan, bu vergiyi etkilemeyen matrah yer almaktadır. Dava konusu olan ve indirimi reddedilen katma değer vergilerinin ne kadar olduğu, sahte olduğu iddia edilen faturalarda aynen yer almaktadır, yani herhangi bir matrah takdirine ihtiyaç duyulmamaktadır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 114. maddesinde takdire sevk işleminin sadece matrah takdiri için yapılması halinde zamanaşımı süresini durduracağı açıkça düzenlendiğinden, dava konusu katma değer vergisinin matrahı olmayan ve bu vergiyi etkilemeyen matrahın takdiri için gerçekleştirilen takdire sevk işlemi, işleyen zamanaşımı süresini durdurmayacaktır.
Bu durumda, sahte olduğu iddia edilen faturalarda aynen yer alan, herhangi bir matrah takdirine gerek olmayan katma değer vergilerinin indiriminin reddi suretiyle re'sen tarh edilen katma değer vergilerine ilişkin ihbarnameler, zamanaşımı süresi dolduktan sonra tebliğ edildiğinden, dava konusu cezalı tarhiyat zamanaşımına uğramıştır.
Vergi Mahkemesi, bu gerekçeyle ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu cezalı tarhiyatın hukuka uygun olduğu belirtilerek aksi yöndeki gerekçeyle verilen ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'NİN DÜŞÜNCESİ: Israr kararından bahsedilebilmesi için bozulan karar ile bozma üzerine verilen kararda gerekçe ve hüküm fıkrası yönünden bir örtüşmenin olması gerekmektedir. Diğer bir ifadeyle, bozma kararı sonrasında verilen kararın hüküm fıkrası bozulan kararla aynı olmakla birlikte gerekçesi farklı ise ısrar kararından söz edilemeyecektir. Öte yandan, mahkeme veya bölge idare mahkemesinin, eski gerekçesini güçlendirecek yeni hukuksal nedenlere yer vererek de ilk kararında ısrar etmesinin önünde hukuken bir engel bulunmamaktadır.
Uyuşmazlıkta, dava konusu cezalı tarhiyatın dayanağı takdir komisyonu kararlarının eksik incelemeye dayandığı gerekçesiyle verilen davanın kabulüne ilişkin vergi mahkemesi kararının, davacıya fatura düzenlediği belirtilen mükellef hakkında tanzim olunan rapor ve ekleri incelenerek düzenlenen faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığının ortaya konulması gerektiği gerekçesiyle bozulması üzerine mahkemece, cezalı tarhiyatın zamanaşımına uğradığı belirtilerek aynı yönde karar verilmiştir.
Yukarıda yer verilen açıklamalar dikkate alındığında bozma üzerine verilen kararın ısrar kararı mahiyetinde olmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, ısrar kararı mahiyetinde olmayan karara yöneltilen temyiz isteminin incelenmesinde Vergi Dava Daireleri Kurulu görevsiz olduğundan, temyiz istemi hakkında karar verilmek üzere dosyanın Danıştay Dördüncü Dairesine gönderilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Hakkında vergi incelemesi başlatıldıktan sonra takdire sevk edilen davacı adına takdir komisyonunca henüz matrah takdir edilmeden inceleme tamamlanarak … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporu düzenlenmiş ve takdir komisyonunca anılan rapordaki tespitler esas alınmak suretiyle matrah takdirine gidilmiştir.
İLGİLİ MEVZUAT:
28/06/2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6545 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değiştirilmeden önceki hali ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Kararın bozulması" başlıklı 49. maddesinin (1) numaralı fıkrasında temyiz incelemesi sonunda Danıştayın, görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, hukuka aykırı karar verilmesi ve usul hükümlerine uyulmamış olunması sebeplerinden dolayı temyizen incelenen kararı bozacağı; (4) numaralı fıkrasında ise mahkemenin, bozmaya uymayarak eski kararında ısrar edebileceği belirtilmiştir.
6545 sayılı Kanun ile değişik güncel hali ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun, "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin (2) numaralı fıkrasında bozma sebepleri, usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması hali dışında aynı şekilde düzenlenmiş; ısrar müessesesine ise "Temyizen verilen karar üzerine yapılacak işlem" başlıklı 50. maddesinin (3) numaralı fıkrasında yer verilmiştir. Anılan fıkrada, bölge idare mahkemesinin, Danıştayca verilen bozma kararına uyabileceği gibi kararında ısrar da edebileceği ifade edilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Kararı temyiz incelemesi sonucunda bozulan yargı mercii bozma kararına uymak zorunda değildir. İlgili yargı mercii bozma uymama yolundaki tutumunun hukuksal nedenlerini açıklamak ve bunu gerekçelendirmek kaydıyla ilk kararında ısrar edilebilir.
İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda ısrar kararının bir tanımı bulunmamaktadır. Kanun'da sadece mahkeme veya bölge idare mahkemesinin, Danıştayca verilen bozma kararına ısrar edebileceği belirtilmiştir. Bu nedenle ısrar kararından ne anlaşılması gerektiği hususunun ortaya konulması gerekmektedir.
Israr, kelime anlamı olarak direnme, ayak direme, üsteleme, üstünde durma anlamlarına gelmektedir. Doktrinde de ısrar kararı, temyiz mercii tarafından kararı bozulan yargı yerinin bozma kararının değil, kendi kararının doğru olduğu hususunda direnmesi olarak tanımlanmıştır.
Bu anlamda ısrar kararı, iki dereceli yargılama sisteminin geçerli olduğu dönemde idare ve vergi mahkemeleri tarafından, üç dereceli yargılama sisteminin geçerli olduğu dönemde ise bölge idare mahkemesi dava daireleri tarafından istinaf incelemesi sonucunda verilen kararların temyiz yolu ile Danıştayın ilgili dairesince bozulması üzerine anılan yargı mercileri tarafından bozma kararındaki esaslara uyulmayarak eski görüşlerinde, başka bir ifadeyle ilk verdikleri kararlarında direnmeleridir.
Bu bağlamda ısrar kararından bahsedilebilmesi için bozulan karar ile bozma üzerine verilen kararda gerekçe ve hüküm fıkrası yönünden bir örtüşmenin olması gerekmektedir. Diğer bir ifadeyle bozma kararı sonrasında verilen kararın hüküm fıkrası, bozulan kararla aynı olmakla birlikte gerekçesi farklı ise ısrar kararından söz edilemeyecektir. Öte yandan, mahkeme veya bölge idare mahkemesinin, eski gerekçesini güçlendirecek yeni hukuksal nedenlere yer vererek de ilk kararında ısrar etmesinin önünde hukuken bir engel bulunmamaktadır.
Uyuşmazlıkta, dava konusu cezalı tarhiyatın dayanağı takdir komisyonu kararlarının eksik incelemeye dayandığı gerekçesiyle verilen davanın kabulüne ilişkin vergi mahkemesi kararının, davacıya fatura düzenlediği belirtilen mükellef hakkında tanzim olunan rapor ve ekleri incelenerek düzenlenen faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığının ortaya konulması gerektiği gerekçesiyle bozulması üzerine mahkemece, cezalı tarhiyatın zamanaşımına uğradığı belirtilerek aynı yönde karar verilmiştir.
Yukarıda yer verilen açıklamalar dikkate alındığında bozma üzerine verilen kararın ısrar kararı mahiyetinde olmadığı anlaşılmıştır.

Bu durumda, Vergi Mahkemesince, yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin KABULÜNE,
2-… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,
3-Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,
2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren on beş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/12/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.




X - KARŞI OY:
Israr kararından bahsedilebilmesi için bozulan karar ile bozma üzerine verilen kararda gerekçe ve hüküm fıkrası yönünden bir örtüşmenin olması gerekmektedir. Diğer bir ifadeyle, bozma kararı sonrasında verilen kararın hüküm fıkrası bozulan kararla aynı olmakla birlikte gerekçesi farklı ise ısrar kararından söz edilemeyecektir. Öte yandan, mahkeme veya bölge idare mahkemesinin, eski gerekçesini güçlendirecek yeni hukuksal nedenlere yer vererek de ilk kararında ısrar etmesinin önünde hukuken bir engel bulunmamaktadır.
Uyuşmazlıkta, dava konusu cezalı tarhiyatın dayanağı takdir komisyonu kararlarının eksik incelemeye dayandığı gerekçesiyle verilen davanın kabulüne ilişkin vergi mahkemesi kararının, davacıya fatura düzenlediği belirtilen mükellef hakkında tanzim olunan rapor ve ekleri incelenerek düzenlenen faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığının ortaya konulması gerektiği gerekçesiyle bozulması üzerine mahkemece, cezalı tarhiyatın zamanaşımına uğradığı belirtilerek aynı yönde karar verilmiştir.
Yukarıda yer verilen açıklamalar dikkate alındığında bozma üzerine verilen kararın ısrar kararı mahiyetinde olmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, ısrar kararı mahiyetinde olmayan karara yöneltilen temyiz isteminin incelenmesinde Vergi Dava Daireleri Kurulu görevsiz olduğundan, temyiz istemi hakkında karar verilmek üzere dosyanın Danıştay Dördüncü Dairesine gönderilmesi gerektiği oyu ile karara katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi