4. Ceza Dairesi 2020/28020 E. , 2021/12280 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Fuhuş, reşit olmayanla cinsel ilişki, cinsel istismar, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Temyiz dilekçesinin, CMUK"nın 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süresinde verilmediği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca tebliğnameye uygun olarak katılan ...’in TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- Sanıklar ..., ..., ... ile ... hakkındaki hükümlerin temyizinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, gerekçe içeriğine göre ve Türk Ceza Kanunu"nun 80. maddesinde düzenlenen insan ticareti suçunun oluşabilmesi için failin mağdura yönelik olarak "tehdit, baskı, cebir veya şiddet uygulamak, nüfuzu kötüye kullanmak, kandırmak veya üzerindeki denetim olanaklarından veya çaresizliğinden yararlanarak rızasını elde etmek" biçiminde bir harekette bulunması ve bu hareketleri yaparken veya yaptıktan sonra mağduru ülkeye sokması, ülke dışına çıkarması, tedarik etmesi, kaçırması, bir yerden başka bir yere götürmesi, sevk etmesi veya barındırması gerekmektedir. Suçun oluşması için hem araç hareketlerden, hem de amaç hareketlerden en az birisinin bir arada bulunması gereklidir.
Araç hareketler, asıl veya amaç hareketlerden önce veya en geç bu hareketlerle eş zamanlı olarak yapılmalıdır. Böylece öncelikle araç hareketler ile mağdurun iradesi kırılmalı ve görünüşte rızası elde edilmeli daha sonra da bu husustan yararlanarak suçu oluşturan asıl amaç hareketler gerçekleştirilmelidir.
Bu durumun tek istisnası, TCK"nın 80/3. maddesindeki “on sekiz yaşını doldurmamış olanların birinci fıkrada belirtilen maksatlarla tedarik edilmeleri, kaçırılmaları, bir yerden diğer bir yere götürülmeleri veya sevk edilmeleri veya barındırılmaları hâllerinde suça ait araç fiillerden hiçbirine başvurulmuş olmasa da faile birinci fıkrada belirtilen cezalar verileceği” yönündeki düzenlemedir.
Bu açıklamalar ışığında, suç tarihi itibariyle henüz 18 yaşını bitirmeyen çocuk mağdur ...’e karşı fuhuş eylemini sağlamaya yönelik sanıklar ... ile ...’ın davranışları nedeniyle, TCK"nın 80/3. maddesindeki düzenleme de dikkate alındığında, TCK"nın 44. maddesinde belirtildiği biçimde fikri içtimadan söz edilemeyeceği ve bu sanıkların fuhuş suçu dışında çocuk olan mağdura karşı eylemlerinin ayrıca “insan ticareti” suçunu oluşabileceğinin anlaşılması karşısında, Yerel Mahkeme tarafından dava zamanaşımı süresinde “insan ticareti” suçu nedeniyle ... ile ... hakkında “suç duyurusunda” bulunabileceği öngörülerek yapılan incelemede;
A) Sanıklar ... ile ... hakkında “fuhuş” suçundan kurulan hükümlerin temyizinde
Sanıklara yükletilen fuhuş eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Sanıkların, mağdura yönelik fuhuş suçunu değişik zamanlarda birden fazla kez işlemeleri nedeniyle TCK"nın 43/1. maddesi uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından, sanıklar ... ile ... müdafilerinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
B) Sanıklar ... ile ... hakkında “reşit olmayanla cinsel ilişki” suçundan kurulan hükümlerin temyizinde;
Sanıklara atılı suça ilişkin yasa maddesinde öngörülen cezanın üst sınırı uyarınca, TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerine göre, suçun tabi bulunduğu olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığından, sanıklar ... ile ... müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak, başkaca yönleri incelenmeyen hükümlerin ayrı ayrı BOZULMASINA ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanıklar hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle, TCK’nın 66/1-e, 67/4 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gözetilerek ayrı ayrı DÜŞMESİNE,
C) Sanıklar ... ile ... hakkında “fuhuş” suçundan kurulan hükümlerin temyizine gelince;
a) UYAP sisteminden alınan güncel nüfus kaydına göre, sanık ...’in 27/04/2016 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, ölümün doğruluğu kesin biçimde saptanarak, sonucuna göre TCK’nın 64 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince bir karar verilmesi zorunluluğu,
b) Başka suçtan farklı yargı çevresindeki cezaevinde hükümlü olduğu anlaşılan sanık ...’un duruşmalardan bağışık tutulma talebinde bulunmaması karşısında, kararın verildiği 31/12/2015 tarihli son oturumda SEGBİS yoluyla veya bizzat duruşmada hazır bulundurulması sağlanıp, yüzüne karşı hükümlerin verilmesi gerektiği gözetilmeden yokluğunda hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle CMK"nın 193 ve 196 maddelerine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ... ile ... müdafilerinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak (sanıklar açısından başkaca yönleri incelenmeksizin) HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/04/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.