
Esas No: 2021/9015
Karar No: 2022/4209
Karar Tarihi: 09.05.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/9015 Esas 2022/4209 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, katılma alacağı istemiyle açılan davada davalı erkeğin temyiz itirazlarını incelemektedir. Mahkeme, davalının araca ilişkin temyiz itirazlarına yer olmadığına karar verirken, dava konusu taşınmaza ilişkin katılma alacağı hükümünün bozma kararına uygun olarak yapılmadığını belirtmektedir. Taşınmazın edinim değeri ile kullanılan kredi borcu arasındaki oranlama yöntemi ile hesaplama yapılması gerektiğini belirten bozma kararına uymayan mahkeme, kararın bozulmasına karar verilirken, diğer temyiz itirazları ise reddedilmiştir. Kanun maddeleri ise kararda belirtilmemiştir.
Not: Yukarıdaki özet, sadece anlayışı kolaylaştırmak amacıyla verilmiştir. Kararın tam metni ve doğru yorumu için yetkili bir hukuk uzmanına başvurulması tavsiye edilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, artık değere katılma alacağı istemine ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan dava konusu araca yönelik temyiz itirazları yersizdir.
2-Davalı erkeğin dava konusu taşınmaza ilişkin verilen karara yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda dava konusu taşınmaz yönünden 20.703 TL katılma alacağına hükmedilmiş ise de, bozma gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Şöyle ki, bozma ilamında, dava konusu taşınmazın krediyle alındığı edinim ve güncel değerleri belirlenmek suretiyle evlilik içinde ödenen kredi borcu ve peşinat tutarı dikkate alınarak oranlama yöntemiyle hesaplama yapılması gerektiğine işaret edilmiş, mahkemece bozma sonrası verilen kararda taşınmazın alım bedelinin tamamı krediyle karşılandığı , alımda kullanılan kredinin toplam geri ödeme tutarı taşınmazın edinim değeri kabul edilerek hesaplama yapıldığı, bu hesaplamanın Yargıtay’ın ve Dairemizin yerleşik uygulamaları ve bozma ilamı kapsamıyla örtüşmediği anlaşılmaktadır. Buna göre, mahkemece tespit edilen 35.000 TL dava konusu taşınmazın edinim değeri kabul edilerek, taşınmazın alımında ödenen 13.000 TL davalının kişisel malı olduğundan davalı lehine denkleştirmeye tabi tutulması, kalan 22.000 TL tutarın krediyle karşılandığı, bu kredinin 120 ay vadeli olduğu, 53 taksitinin evlilik içinde ödendiği dikkate alınarak kredinin evlilik içinde ödenen miktarının belirlenmesi, bu miktarın taşınmazın edinim değerine oranının edinilmiş mal oranı olarak bulunması, bu oranın taşınmazın belirlenen güncel değeri ile çarpımı neticesi ortaya çıkan artık değerin yarısına katılma alacağı olarak hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerine yönelik temyiz itirazlarının ise yukarıda (1) numaralı bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 09.05.2022(Pzt.)
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
