Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2001
Karar No: 2022/1500
Karar Tarihi: 24.11.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2022/2001 Esas 2022/1500 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda, ihtiyati tedbir talep eden tarafın istemleri reddedilmiştir. İhtiyati tedbir talep eden taraf, karşı tarafın marka tescillerinde kötüniyetli olduğunu ve markalarda iltibas yaratacak derecede benzerlik olduğunu iddia ederek marka hükümsüzlüğü, markaya tecavüzün ref'i, maddi ve manevi tazminat istemişti. Mahkeme, talebin yaklaşık ispat koşulunun oluşmaması nedeniyle reddetti. İstinaf başvurusunda ise ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmesi istenmiştir. Ancak, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: SMK 159, HMK'nın 389 vd. maddeleri, HMK'nın 353/1-b.1 ve 362/1-f maddeleri.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2022/2001 - 2022/1500
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/2001
KARAR NO : 2022/1500
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/09/2022
NUMARASI : 2022/387 E.

İHTİYATİ TEDBİR
İSTEYEN :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 10/09/2022 tarih ve 2022/387 E. sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir isteyen vekili, karşı adına tescilli bulunan ... sayılı "..." ibareli markaların müvekkilinin lisans sahibi olduğu "..." ibareli markalara iltibas yaratacak derecede benzer bulunduğunu, karşı tarafın marka tescillerinde kötüniyetli olduğunu, ayrıca ... sayılı markanın kullanımının müvekkilinin marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini ileri sürerek marka hükümsüzlüğü, markaya tecavüzün ref'i , maddi ve manevi tazminat istemli davada SMK 159. ve HMK'NIN 389 vd. maddeleri uyarınca karşı tarafça "..." markasının kullanımının durdurulması, karşı tarafın "..." ibareli tabelasının kaldırılması, karşı tarafça üretilen yatak, mobilya, ev içi tekstil ürünleri ve sair ev dekorasyon ürünlerinden "..." ibaresinin kaldırılması, dava tarihinden sonra imal edilecek olan ürünlerinde " ..." ibaresinin kullanılmasının önlenmesi, http://....com.tr/ alan adını taşıyan web sayfasının erişime kapatılması, htttp://....com/ web sayfasında "..." ibaresi ve bu ibare altında yapılan ürün tanıtımlarının kaldırılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, karşı tarafın tescilli markasının bulunduğu, tescilli sınai mülkiyet hakkının kullanılmasının önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbir talebinin, Anayasal bir hak olan mülkiyet hakkının kullanılmasının engellenmesi olduğu, dava konusu markanın hükümsüzlüğüne ilişkin delillerin toplanmadığı, ara karar tarihi itibariyle ihtiyati tedbir için HMK'nın 390/3.maddesi uyarınca yaklaşık ispat koşulunun bulunmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati tedbir isteyen vekili, müvekkili markalarının dava konusu markadan daha önce tescil edildiğini, taraf markaları arasında iltibas bulunduğunu, karşı taraf markasının kullanımına ilişkin amblem ve mağaza tabelalarının dava dilekçesi ve içeriğinde mevcut olduğunu, yaklaşık ispat koşulunun sağlandığını, talep konusu kullanımların aynı zamanda müvekkili markalarına tecavüz oluşturduğundan tedbir isteminin SMK'nın 159. maddesi uyarınca kabulü gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldrırılarak ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemistir.

GEREKÇE : Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, ihtiyati tedbirin şartlar başlıklı HMK'nın 389. maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, HMK'nın 390/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talep eden tarafın, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu, somut olayda ilk derece mahkemesinin karar tarihi itibariyle dosyada bulunan mevcut delillere göre ihtiyati tedbir talep edenin haklılığının yaklaşık olarak ispat edildiğinin anlaşılamadığı, durum ve koşulların değişmesi halinde yeniden ihtiyati tedbir talebinde bulunulabileceği anlaşılmakla, ihtiyati tedbir talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.


HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca ihtiyati tedbir isteyenden alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında ihtiyati tedbir isteyen tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 24/11/2022 tarihinde HMK’nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/11/2022

Başkan


Üye


Üye



Katip



Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi