
Esas No: 2022/6044
Karar No: 2022/6729
Karar Tarihi: 30.05.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/6044 Esas 2022/6729 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/6044 E. , 2022/6729 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı asılın davalıya ait Moskova'daki şantiyesinde 16.05.2004- 19.07.2014 tarihleri arasında kalıpçı ustası olarak en son 5,00 USD saat ücreti ile üç öğün yemek ve barınma ihtiyacı karşılanarak 08.00-19.00 saatleri arasında çalıştığını, iki haftada bir gün hafta tatili kullandığını, dinî bayramların ilk günü dışında ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından iş bitimi nedeni ile sona erdirildiğini ve davacıya tüm haklarını aldığına dair zorla imza attırıldığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; talep konusu alacakların zamanaşımına uğradığını ve davacının ödenmeyen işçilik alacağının bulunmadığını, kıdem ve ihbar tazminatı koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 15.03.2018 tarihli ve 2015/723 Esas, 2018/223 Karar sayılı kararıyla davacının davalıya ait işyerinde üç dönem hâlinde 29.09.2006-01.08.2007 tarihleri arasında 10 ay 3 gün, 02.08.2008-26.04.2012 tarihleri arasında 3 yıl 8 ay 24 gün ve 21.05.2012-18.07.2014 tarihleri arasında ise 2 yıl 1 ay 27 gün süre ile en son aylık 1.125,00 USD net, 1.571,45 USD brüt ücret ile çalıştığı, ayrıca aylık 200,00 USD tutarında yemek ve barınma yardımı verildiği, davalı tarafça dosyaya bir adet ibraname ibraz edildiği, bu ibranamede her ne kadar miktar bilgisi yer alsa da bu miktarların banka yoluyla ödendiğinin ispatlanamadığı, ibranamenin fesihten en az bir ay sonra düzenlenmediği, şekil şartlarını taşımayan ibranamelerin geçersiz olduğu, davacının son çalışma dönemine ilişkin istifa dilekçesinde fesih gerekçesinin belirtilmediği, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ve hafta tatili alacaklarının düzenli ödenmediği, bu durumda davacının son çalışma dönemine ilişkin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği, davalı tarafın önceki dönemlere ait iş sözleşmelerinin feshine ilişkin herhangi bir delil sunmadığı, davacının her üç çalışma dönemi için kıdem tazminatına ve önceki iki dönem çalışmalarına ilişkin ihbar tazminatına hak kazandığı, ayın iki haftasında 15 saat, kalan iki haftasında ise 17,5 saat fazla çalışma yaptığı, dinî bayramların birinci günü dışındaki tüm dinî bayramlarda ve resmî tatillerde çalıştığı ve ayda iki hafta tatili çalışması yaptığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; belirsiz alacak davası açılamayacağını, hatalı ve eksik araştırma neticesinde hazırlanan bilirkişi raporuna göre karar verildiğini, tanıkların beyanlarının sadece kendi çalıştıkları dönem bakımından geçerli olacağını, iş sözleşmesi istifa ile sonlandığından davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanamayacağını, davacının çalışma süresinin Sosyal Güvenlik Kurumu hizmet çizelgesinde görüldüğü kadar olduğunu, fazla çalışma ücreti alacağı bulunmadığını, ulusal bayram ve genel tatil ücretine hak kazanmadığını, alacakların zamanaşımına uğradığını ve avukatlık ücretine eksik hükmedildiğini ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 24.02.2021 tarihli ve 2018/1783 Esas, 2021/511 Karar sayılı kararıyla yargılamada ileri sürülen iddia ve cevaplar, toplanan deliller, Sosyal Güvenlik Kurumu ve işveren kayıtları, tanık beyanları, hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya üzerinde yapılan incelemeye göre istinaf sebeplerinin yerinde bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 27.05.2021 tarihli ve 2021/5382 Esas, 2021/9615 Karar sayılı kararı ile özetle 26.04.2012 tarihli ibranamede belirtilen toplam alacağın 49.444,97 USD’sinin ödendiği ve 3.833,78 USD ödenmeyen alacak bulunduğunun belirtildiği, Mahkemece ödenen 49.444,47 USD’nin ibranamedeki alacak kalemi miktarları gözetilerek oranlanmak suretiyle her bir alacak kaleminde kaç USD’ye tekabül ettiği tespit edilerek ödenen fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti miktarlarının 26.04.2012 tarihinden önceki döneme ilişkin hesaplamadan mahsup edilmesi gerektiği, toplam hizmet süresi 6 yıl 8 ay 24 gün kabul edilmesine karşın kıdem tazminatının 6 yıl 9 ay 3 gün üzerinden hesaplanmasının hatalı olduğu, davacının 26.04.2012 - 21.05.2012 tarihleri arasında çalışması olmadığı kabul edilmesine karşın belirtilen zaman aralığı için de alacak hesabı yapılmasının doğru olmadığı gerekçeleriyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma kararı nazara alınarak 26.04.2012 tarihli ibranamede yazılı 49.444,47 USD'lik ödemenin oranlanmak suretiyle fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağından mahsup edildiği ve sonuç olarak net 11.835,63 USD kıdem tazminatı, net 2.785,68 USD ihbar tazminatı ile % 30 oranında indirim uygulanmak sureti ile net 4.914,00 USD fazla çalışma, net 388,50 USD ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile net 1.197,00 USD hafta tatili ücreti alacağının hüküm altına alınması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı Tarafın Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; özetle 26.04.2012 tarihli ibranamenin makbuz hükmünde kabul edilmesinin hatalı olduğunu, kanuni mevzuat gereği Rusya'dan 10.000,00 USD'den fazla para çıkarmanın mümkün olmadığını ve Türkiye'ye de 10.000,00 Euro'dan fazla para sokmanın mümkün olmadığını, davacının ibranamede yazılı 49.000,00 USD tutarındaki parayı gümrük kontrollerini geçerek Türkiye'ye sokmasının mümkün olamayacağını ve suç olduğunu, davalı işveren tarafından 3 yıl 8 ay 24 gün süre için hem 76.000,00 TL ödenmesi hem de elden 49.000,00 USD verilmesinin mümkün olamayacağını, işverenin davacının toplam ücretini ibranameye yazarak elden ödeme yapmış gibi gösterdiğini, Maliye Bakanlığının kayıt dışılığın önlenmesi bakımından 7.000,00 TL'yi aşan tutarların banka, PTT ya da finans kuruluşları aracılığıyla ödenmesi zorunluluğu getirdiğini, davalının 2012 yılı Nisan ayına ait ticari defterlerinin ve muhasebe kayıtlarının istenmesi ve vergilendirme yapılıp yapılmadığının belirlenmesi gerektiğini, ibranamenin düzenlendiği dönem itibarıyla yatırılan işçi ücretinin çok düşük olmasına karşın ibranamede yazılı tutarın yüksek olduğunu, ibranamede ödenen ücret ile bankaya yatan ücret alacağı toplamının işçiye ödenmesi gereken ücretten çok fazla olduğunu, ibraname ve savunmanın çeliştiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı Tarafın Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; özetle tanıkların beyanına ancak davacı ile birlikte çalıştıkları dönemle sınırlı olarak itibar edilebileceğini, iş sözleşmesinin davacı tarafından sonlandırılması sebebi ile davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağı bulunmadığını, davacının hizmet süresinin hatalı belirlendiğini, davacının fazla çalışmasının bulunmadığını, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatillerin mevzuata uygun olarak kullandırıldığını, alacakların zamanaşımına uğradığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyetine ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; 26.04.2012 tarihli ibranamede ödendiği belirtilen miktarın fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına denk gelen oranının bu alacak kalemlerinden mahsubu gerekip gerekmediği noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
1. İbranamenin düzenlendiği tarih itibarıyla geçerli olup olmadığı yönünden 01.07.2012 tarihine kadar yürürlükte olan mülga 818 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun irade fesadını düzenleyen 23 ilâ 31 inci maddeleri.
2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 420 nci maddesinin yürürlükte olmadığı dönem bakımından Yargıtayın ibraname konusunda yerleşmiş uygulamaları (Örnek olarak bkz. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.06.2020 tarihli ve 2016/22-1705 Esas, 2020/484 Karar sayılı kararı; Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 29.05.2019 tarihli ve 2016/13606 Esas, 2019/12094 Karar sayılı kararı; 30.09.2020 tarihli ve 2016/24645 Esas, 2019/12094 Karar sayılı kararı.)
3. Değerlendirme
Yukarıda yer verilen Dairemizin 2021/582 Esas, 2021/9615 Karar sayılı bozma ilâmının kapsamı, İlk Derece Mahkemesinin gerekçesi ile ilgili hukuk bölümünde değinilen kanuni mevzuat, yerleşik hâle gelen Yargıtay ilkeleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, tarafların temyiz itirazları yerinde bulunmamıştır.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Uyulan bozma kararı gereğince tesis edilmiş İlk Derece Mahkemesi kararında hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik olmamasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmamasına göre tarafların yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalı tarafa yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
